Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporları ve dosya kapsamına göre, davacının ipoteğinin kayıtsız şartsız borç için verilmesi, sözleşmenin eki olan ödeme planında ödenecek miktarlar ve vadelerinin BK nun 101. maddesine göre açıklanması, ipoteğin doğmuş bir borç için tesis edilmesi nedeniyle ana para ipoteği olduğu, kredi sözleşmesi ile ipotek belgesinde faiz oranlarının yazılmasına rağmen tapu siciline zuhulen işlenmeyen faiz kaydının üçüncü kişilere karşı geçerli olduğu, kredinin ticari kredi olmaması nedeniyle faiz oranlarının sabit olduğu, davalı bankanın alacağına mahsuben ipotekli taşınmazı alması nedeniyle ihalenin kesinleşmesi tarihine kadar ipotek belgesinde belirlenen faiz oranı üzerinden faize hak kazandığı, iflas tarihi itibariyle hesaplanması gerektiği gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulü ile ... TL alacağın 4. sırada iflas masasına kayıt ve kabulüne, asıl davada fazlaya ilişkin istem ile birleşen davaların reddine karar verilmesi gerektiği-
İcra emrine konu edilen ipotek belgesinin kayıtsız şartsız borç ikrarını içermediğinden icra emrine konu edilemeyeceği ve ipotek limitini aşan tüm ferilerin iptali gerektiği, ipoteğin geçersiz olduğu, faizin ve asıl alacak miktarının fahiş talep edildiğine yönelik şikayette, borçluya icra emri, ipotek senedinde yazılı adresine tebliğe çıkarılmış, bila tebliğ iadesi üzerine, Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi gereğince aynı adreste tebliğ edilmiş olduğundan, yapılan tebligatın geçerli olduğu, bu durumda borçlunun ipotek limitinin aşıldığı hususu dışındaki istemlerinin süreden reddi gerekeceği-
Belirtilen alacağın temliki sözleşmesi, noter temliknamesi ve ekli listeye göre, temlik edilen alacak miktarı belirtilmediğinden, diğer bir anlatımla, alacağın bir kısmının temlik edildiğine dair açıklama bulunmadığından, takip konusu alacağın tamamının temlik edildiğinin kabul edilmesi gerekeceği, bu durumda, alacağı ............. tarihinde temlik ederek artık alacaklı sıfatı kalmayan bankanın ipotekten kaynaklı hak ve alacağının bulunmadığına dair ........... tarihli cevabi yazısına itibar edilerek dosya borcunun itfa edildiği kabul edilemeyeceği gibi, bu kabule uygun olarak temliğin kapsamının sadece asıl borçlu şirketten olan alacakları kapsadığı, buna göre de ipotek borçlusu hakkında takibe devam edilemeyeceğinin söylenemeyeceği-
“Takip konusu ipoteğin “limit ipoteği” olması nedeniyle icra emri gönderilemeyeceği”ne dair şikayetin, 7 günlük süreye bağlı olduğu; ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takiplerde sadece “ipotek limitinin aşıldığına ve ipotek senedinde belirtilen vadeden önce takip yapıldığına” ilişkin şikayetlerin süresiz olarak yapılabileceği-
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takipte, asıl borçlu takipte gösterilip, ipotek veren gösterilmemiş ya da ipotek verene takip yöneltilip asıl borçlu hakkında takip yapılmamış ise bu durum kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığından HMK.nun 124/3. maddesi uygulaması ile anılan kişi sonradan takibe dahil edilmek suretiyle eksikliğin giderilebileceği- Takibe konu ipotek, tüketici kredisi niteliğinde olan konut kredisi alacağının teminatı olarak düzenlenmiş olup, alacağın tüketici kredisi niteliğindeki konut kredisi olması ve ipotek alacağının varlığı, miktarı ve muaccel olup olmadığı Tüketici Kanunu'na tabi olmakla kayıtsız şartsız para borcu ikrarını içermediğinden, bu tür bir ipoteğe dayalı olarak ilamlı takip yapılamayacağı, ancak ipotek, konut kredisi dışında genel kredi sözleşmesinden doğan alacağı da teminat altına aldığından, takibin konut kredisi alacağı yönünden kısmen iptali halinde, bu kredi alacağının teminatsız kalması sonucu ortaya çıktığından, ipotek hakkının bölünmezliği ilkesi karşısında icra emrinin tamamının iptal edilerek yerine ödeme emri çıkarılması gerekeceği-
Limit ipoteği akdine dayanılarak alacaklı banka kullandırdığı gayrınakdi kredi (teminat mektubu kullandırılması) nedeniyle doğmuş komisyon ve sigarta pirim alacağı bedelinin tahsili ve mer’i teminat mektubu bedelinin depo edilmesi amacıyla, aldığı ipoteğe istinaden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yaptığı takipte, borçlunun teminat mektuplarının süreli olup süresinde risk gerçekleşmediğinden doğmuş bir borcun bulunmadığı gerekçe yapılarak takibin iptali istemi karşısında, mahkemece bilirkişi vasıtası ile yapılan hesaplamada tesbit edilen nakdi borç için takibin yapılabileceğinin kabulü yerinde ise de, satışla ipotek sona ereceğinden bakiye satış bedeli üzerinde alacaklı bankanın rehin hakkı olduğu gözardı edilerek teminat mektubuyla ilgili depo kararı istemi yönünden takibin iptaline karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
İpotek kesin borç ipoteği olsa dahi, ipotek veren 3.kişiye hesap özetinin tebliği zorunlu değilse de, 3.kişi yönünden borcun muaccel olabilmesi için TMK 887. maddesi gereğince kendisine ihtarat yapılmasının takip koşulu olacağı-
İpoteğin fekki davası-
Takip konusu ipoteğin limit ipoteği olduğu, takibin İİK'nun 150/ı maddesi gereğince başlatıldığı görülmüş ise de, dosya içeriğinden, borçlu adına yöntemince yapılan bir hesap kat ihtarnamesi tebliğine rastlanmamış olup, bu durumda borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip yapılmasının mümkün olmadığı, İİK'nun 150/ı maddesi uyarınca kredi kullanan asıl borçluya, kredi ilişkisi nedeniyle hesap özeti-ihtarname tebliğ edilmemiş olduğundan, alacaklı tarafından borçlu hakkında ancak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip yapılabileceği ve borçluya İİK'nun 149/b maddesine göre örnek 9 ödeme emri gönderilebileceği, bu hususun kamu düzeninden olup, İİK'nun 16/2. maddesi gereğince süresiz şikayete tâbi olduğu ve mahkemece re'sen nazara alınması gerekeceği, o halde mahkemece, icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
İİK'nun 68/b ve İİK'nun 150/ı maddesinin, tüketici (konut) kredilerinde uygulanma olanağının olmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.