‘İİK’nun 45. maddesine aykırı davranıldığı’ iddiasının ‘şikayet’ niteliğinde olup, kamu düzeni ile ilgili olduğundan, süreye tabi olmadığı–
Rehinli alacaklının, rehin tutarının borcu ödemeye yetmemesi halinde kalan alacağı için borçlusu hakkında ‘iflas’ ya da ‘haciz’ yolu ile takip yapabileceği–
Şikayete konu edilen menkullerin ipotek kapsamında mı yoksa finansal sözleşme kapsamında mı kalıp kalmadığına ilişkin olduğundan, buna dair şikayeti inceleme yetkisinin asıl takibin yapıldığı yerin bağlı olduğu icra mahkemelerine ait olduğu-
Borçlu, icra emrinin tarafına tebliğinden itibaren yedi günlük yasal süre içerisinde yapmış olduğu başvurusunda sair nedenlerle birlikte takibe konu borcun ödendiğini ileri sürerek ödeme itirazında bulunmuş olup, başvurunun bu hali ile, İİK'nın 149/a-1. maddesi göndermesiyle İİK.nun 33/1. maddesine dayalı takipten önceki döneme ilişkin itfa itirazı olduğu-
Türk Medeni Kanunu’nun 883. maddesine 4/7/2019 tarihli ve 7181 sayılı Kanun’un 19. maddesiyle eklenen "İpotek süreli olarak kurulmuşsa, sürenin bitiminden itibaren otuz gün içinde ipotekli taşınmaz üzerinde 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 150/c maddesinde belirtilen şerhin konulmaması hâlinde ipotek, malikin talebiyle tapu müdürlüğünce terkin edilir." ş e k l i n d e k i ikinci fıkranın Anayasa’nın 13 ve 35. maddelerine aykırı olmadığı-
İİK'nun 150/ı maddesine göre yapılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte istemin reddi ya da kabulü halinde tazminata hükmolunmayacağı-
Alacaklı tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibinde, alacaklının ihale konusu taşınmazları alacağına mahsuben aldığı, şikayetçi bankanın açtığı tasarrufun iptali davasında istemin kabulüne ve ihaleye konu ipotekli taşınmazlar üzerinde cebri icra isteme yetkisi tanınmasına karar verildiği, taşınmazlardan birinde alacağının öncelikli olduğunu ve ihale bedelinin yatırılması gerektiğini ileri sürerek şikayet yoluna başvurduğu ve mahkemece istemin kabulüne karar verildiği görülmüşse de, mahkemece, birden fazla alacaklı bulunması nedeniyle, İİK. mad. 140 gereğince icra müdürlüğünce sıra cetveli yapılarak sonucuna göre alacaklının ihale bedelini yatırmasının gerekip gerekmediği belirlendikten sonra, alacaklı aleyhine fark doğduğu tespit edilir ise, alacaklıya ihale bedelini yatırmak üzere süre verilmesi yönünde işlem yapılması gerektiğine karar verilmesi gerektiği-
Rehnin paraya çevrilmesi yoluyla başlamış olan icra takibine «haciz» ya da «iflas» yollarıyla devam edilemeyeceği’ne dair İsviçre Federal Mahkemesi Kararı–
Borç ipotek ile temin edilmiş olsa bile, elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapabilirse, öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçerek tercih hakkını bu takip türünden yana kullanana alacaklının aynı borca ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapamayacağı ve bu durumda İİK. mad. 45/1 uyarınca rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip sonucunda rehin tutarı borcu ödemeye yetmez ise alacaklı kalan alacağını iflas veya haciz yolu ile takip edebileceği; bu konudaki şikayetin süresiz olarak yapılabileceği-
Alacağın tüketici kredisinden kaynaklanması halinde, borçlunun temerrüde düşüp düşmediğinin, alacağın muaccel olup olmadığının, ne miktarının tahsil edilebilir olduğunun, faiz miktar ve oranlarının tespitinin, tüketici yasası koşullarında yargılama yapılmasını gerektireceği, o halde İİK.nun 68/b ve İİK.nun 150/ı maddesinin tüketici kredilerinde uygulama olanağının olmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.