Kronik şizofreni denilen akıl hastalığı nedeniyle vesayet altına alınmış davacının ülkemizde tam ehliyetli kişilerin dahi her zaman yararlanma olanağı bulamadıkları banka kredi kartından yararlanarak bir menfaat elde ettiğinin ve davalı bankanın ödeme talebine kadar tam ehliyetli biri gibi hareket edebilen davacının, borcun ifası istendiğinde ehliyetsizliğini ileri sürerek ifadan kaçınmasının hakkın kötüye kullanılması olduğunun kabulü gerektiği- Sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre vesayet altındaki kişinin karşı tarafın aleyhine olacak şekilde kendi mal varlığında meydana gelen sebepsiz zenginleşme oranında sorumlu olacağı- Sebepsiz zenginleşmenin iade borcunun doğması bakımından fiil ehliyetinden yoksun olmanın sonuca etkili olmadığı-
Bilindiği üzere; uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaanın, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türü olduğu, söz konusu muvazaada miras bırakanın gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istediği, ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devrettiği, bu durumda, yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarında ve l/4/1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Medeni Kanunun 706, Borçlar Kanunun 213.(6098 sayılı T.B.K. 237) ve Tapu Kanunun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçıların dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tesbitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilecekleri-
Hem “ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptali” ve hem de “satış bedelinin ödenmesi” için ayni gün, ayrı ayrı dava açılamayacağı-
Taraf teşkili bakımından iştirakin sağlanacağı, miras bırakanın çekişme konusu taşınmazları temlik ettiği tarihlerde fiil ehliyetinin bulunup bulunmadığı konusunda rapor alınacağı ve tarafların tüm delillerinin toplanarak, soruşturmanın eksiksiz tamamlanacağı, miras bırakanın ehliyetli olduğunun anlaşılması halinde ise, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak bir karar verilmesinin gerekeceği-
İflasta gecikmiş itirazın ticaret mahkemesince inceleneceği—
Kısıtlı olan kişinin, temlik tarihinde hukuki işlem ehliyetine haiz olup olmadığının Adli Tıp Kurumundan alınacak rapor ile saptanacağı, ehliyetsiz olduğunun saptanması halinde çekişme konusu payı yargılama sırasında temellük eden dahili davalının iktisabının iyiniyetli olup olmadığı, ve durumu bilen veya bilmesi gereken konumda olup olmadığı değerlendirilerek bir karar verilmesinin gerekeceği-
Ehliyetsiz olan kişinin yapmış olduğu tasarruf geçersiz olduğundan hukuki sonuç doğurmayacağı, “ilk el” durumundaki üçüncü kişiye yapı-lan temlikin de geçersiz olacağı, buna karşın aynı taşınmazı bu kişiden devralan ve “ikinci el” durumundaki kişini iyiniyetli olması halinde MK. 1023’den yararlanabileceği-
3. HD. 10.05.2016 T. E: 2015/15582, K: 7383-
Mahkemece ilk hüküm kurulurken dava dışı mirasçılar da dahil edilerek tüm mirasçılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmişken, direnme hükmü sırasında, yalnızca dava açan mirasçı bakımından hüküm kurulmuş olmakla, yeni bir hüküm oluşturulduğu, hal böyle olunca kurulan bu yeni hükmün incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesinin gerektiği-
Ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.