Davalının elinde bulunan dava dışı PFZ şirketine ait ilmühaberlerin davacıya vekaleten davalı tarafından alınmış olduğu iddiasıyla davalının elinde bulunan ilmühaberlerin teslimi ile davalının PFZ hesabından çektiği paraların davacıya verilmesi istemlerine-
Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
Davacı dava dilekçesinde “sair her türlü hukuki delail” demek suretiyle yemin deliline de dayanmış sayılacağından, akdî ilişkinin ispatı açısından davacıya davalı tarafa yemin teklif etme hakkı olduğu hatırlatılmalı ve sonucuna uygun bir karar verilmesinin gerekeceği-
Davacının mahkemece, teminatlı tedbir kararı verilmesine yönelik itirazı dava dilekçesi ve eklerindeki usulü eksikliklere değinilerek ret edilmiştir. Davalının yurt dışı adresi araştırılıp Tebligat Yasası ve Tüzüğü hükümleri uyarınca yöntemince tebligat yapıldıktan sonra gelmediği takdirde dosya üzerinden inceleme yapılması gerekirken, davalı davet edilmeden itirazın karara bağlanmasının hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
Uygulanacak ceza sözleşmede açıkça düzenlenmiş olup, sözleşme ile hüküm altına alınan bu maddelere uyulmamasının sözleşmeye aykırılık arz edeceği-
Yerel mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı kısa kararda davanın kabulüne denildiği halde, gerekçeli kararda davanın kısmen kabulüne denildiğinden, tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratıldığı-
Mirasçı olan paydaşlar arasında iştirak halinde mülkiyete konu taşınmazlarda ecrimisil istemi-
Trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle işgöremezlik tazminatı ve manevi tazminat istemi-
Bilirkişi raporunda kredi kartı sözleşmesindeki imzanın kuvvetle muhtemel davacının eli ürünü olmadığının belirtildiği- Davalı tarafından davacı hakkında başlatılan takibin dayanağını teşkil eden kredi kartı üyelik sözleşmesindeki imzanın davacıya ait olmadığı anlaşıldığından davacının davalıya borçlu olmasının mümkün olmadığı-
Davalı yanca açılan davanın zaman aşımına uğradığı iddia edilmiş ise de, davaya konu kredinin 31/01/2013 ve 12/02/2014 tarihli kredi sözleşmesi kapsamında kullandırılan kredilerin tahsiline ilişkin olduğu, kredinin ödenmemesi üzerine hesabın 26/03/2014 tarihinde kat edildiği, 2014 yılı içerisinde alacağın tahsiline yönelik olarak takip yapıldığı, takip sonucu ipotekli taşınmazların alacağa mahsuben 02/07/2015 tarihinde satışının gerçekleştirildiği, rehin açığı belgesi alındığı, eldeki davanın ise 12/09/2017 tarihinde açıldığı gözetildiğinde davalı yanın iddia ettiği 5 yıllık zaman aşımı süresinin dolmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.