İcra müdürlüğünce, «dosyanın işlemden kaldırılmasına» dair verilmiş olan kararın zamanaşımını kesmeyeceği—
12. HD. 08.09.2015 T. E: 15930, K: 20097-
Müvekkilin, azilnamede bildirmiş olduğu azil sebepleri ile bağlı olmayıp, açılan bir davada yeni ve başkaca azil sebepleri bildirebileceği- Davalının, cevap dilekçesi ile"haczedilen mallarının satışının istenilmemesi" nedeni ile zarara uğradığını savunup, ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonraki bir aşamada, "davacının icra takip dosyasında işlemleri ağırdan aldığını ve makul sürede yapmadığını" ileri sürmesinin ise savunmanın genişletilmesi kapsamında olduğu (HMK. mad. 141)- Davalının cevap dilekçesinde bildirmiş olduğu azil sebebi ile bağlı olup, davalının savunmanın genişletilmesi niteliği taşıyan azil gerekçelerinin dinlenilmeyeceği-
İcra Mahkemesi’nce, şikayet olunan S. Balkan’ın dosyasından paraya çevrilen giyotin makinasına 15.10.2007 tarihinde haciz konulduğu, 15.10.2008 tarihinde satış talebinde bulunulduğu ancak İİK’nun 106. maddesince bir yıl geçtikten sonra 16.10.2008 tarihinde satış avansının yatırıldığı, bu durumda satış isteme süresinden sonra avans yatırıldığından haczinin düşmüş olduğu, sıra cetvelinde 1. sırada gösterilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulüne, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesinin yerinde olduğu-
Satış isteme süresinin başlangıcının ihtiyati haciz tarihi olmayıp alacaklıya satış isteme yetkisi veren kesin haciz tarihi olduğu—
İİK'nun 179/b-2. maddesi gereğince borçlu şirket hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe başlanmasında yasaya uymayan bir yönün olmadığı, ancak, aynı madde hükmüne göre, ipotekli taşınmazın satışı gerçekleştirilemez ve bu husus kamu düzeninden olup mahkemece taraflarca ileri sürülmemiş olsa dahi re'sen nazara alınmasının gerekli olduğu, bu durumda, iflas ertelenmesi davasında verilen tedbir kararı kapsamında İİK'nun 179/b maddesi gereğince, ipotek konusu taşınmazın satışı gerçekleştirilemeyeceğinden, bölge adliye mahkemesince, ihale tarihinde borçlu şirket hakkındaki tedbirin de devam ettiği sabit olduğundan alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken taşınmazın muhammen bedele eşit ihale edildiği gerekçesi ile hukuki yarar yokluğundan şikayetin reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Taşınmazların haczinden itibaren iki yıl içinde satışının istenmesi gerekeceği- Taşınmaz için gerçekleştirilen ikinci ihalede satışında alıcı çıkmazsa, satış talebinin düşeceği ve alacaklının satış düştükten sonra kalan sürede tekrar satış istemesi gerekeceği-
Borçlunun muristen intikal edecek taşınmaz hissesine haciz konulduktan sonra, aynı taşınmaz hissesine uygulanan ikinci haciz ile konulan ilk haczin düşeceği, bu talebin ilk hacizden vazgeçme anlamına geleceği-
Sıra cetvelinin düzenlendiği tarihte ihtiyati haczi kesin hacze dönüşmemiş olan alacaklı için, sıra cetvelinde pay ayrılması ve ihtiyati haciz, kesin hacze dönüşünceye kadar, ayrılan paranın İİK 138/IV uyarınca bankada saklanması gerekeceği- «İhtiyati haczin, satıştan önce kesinleşmesi (depo edilmesi) gerekeceği»ne ilişkin bir koşulun kanunda yer almadığı—
İİK.’nun 142. maddesine göre, sıra cetveline itirazın alacaklıya tanınan bir hak olduğu, hukuki yararı bulunan her alacaklının sıra cetveline itiraz edebileceği, bu hakkın alacaklılara tanınmış olup, borçlunun kural olarak itiraz hakkının bulunmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.