Zilyedinin rızası dışında elinden alınan hâmile yazılı çekin, çek hâ- mili tarafından kötüniyetle devralındığı kanıtlanmadıkça, geçersizliğinden bahsedilemeyeceği-
Davacı bankanın çekin hamili değil, muhatabı olduğu, çek iptali davası hamil tarafından açılabileceğinden, bankanın çekin iptalini istemesinde hukuki yararının bulunmadığı-
Keşidecinin, lehdar ile kendi arasında doğrudan doğruya mevcut olan ilişkiye dayanan def’ileri -hamil çeki iktisap ederken bile bile keşidecinin zararına hareket etmiş olmadıkça- hamile karşı ileri süremeyeceği–
Çekin istirdadı istemine ilişkin davada, ispat yükü davacıda olup, davacının, kendisinin yetkili hamil olduğunu, senedin rızası hilafına elinden çıktığını ve senedi elinde bulunduran davalının kötüniyetli ve iktisabında ağır kusurlu olduğunu ispat etmesi gerektiği-
Takipte bulunan hamilin kötü niyetli olduğu ispat edilmediği sürece, takip borçlusunun keşideci veya önceki hamillerden biri ile kendi arasında mevcut olan ilişkiye dayanan def’ilerini hamile karşı ileri süremeyeceği—
Takip dayanağı çek, süresi içerisinde bankaya ibraz edilmediğinden kambiyo senedi vasfını taşımadığı gibi, takip yapan alacaklının da takip yapmakta yetkili hamil olmaması nedeniyle, icra mahkemesince, itiraz eden borçlu yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Dava konusu çeklerin keşide tarihlerinde tahrifat yapıldığı,çeklerin tahrifattan önceki keşide tarihleri itibarıyla değerlendirilmesi gerekeceği, çeklere ciro yoluyla hamil olan davalıya karşı şahsi defi'lerin ileri sürülebilmesi için hamilin çekleri kötüniyetle iktisap ettiğinin kanıtlanması gerekeceği-
Hamilin, çek borçlusuna çeki ibraz zorunluluğu bulunması nedeniyle çeklerde hamilin yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olmayıp, TBK'nun 89/1. maddesi hükmünün uygulanmayacağı, somut olayda ihtiyati haciz kararına itiraz eden borçlunun yerleşim yerinin Gebze olduğu anlaşıldığından mahkemece yetkili mahkemenin Gebze olması nedeniyle "yetki itirazının kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılmasına" karar verilmesi gerekeceği-
Keşidecinin tüm malvarlığı ile hakkında açılan dava ve takiplerin kapsamı araştırılarak, davacının açtığı bu davanın geçireceği evre ve keşideci aleyhindeki dava ve takiplerin sonucuna göre keşidecinin malvarlığında meydana gelecek durumun ne olacağının ve çekin karşılıksız olduğunun arkasına yazılmamasının davacı zararının gerçekleşmesindeki etkisinin ne kadar olduğunun belirlenmesi; ayrıca davacının da, ticari ilişkiye gireceği kimseleri seçmede gereken özeni göstermemesi nedeniyle müterafik kusurunun bulunup bulunmadığının ve varsa oranının tartışılıp değerlendirilmesi ve varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
Çek hamiline yazılı olduğundan,  eTTK. mad. 704 gereğince, çeki elinde bulunduran hamilin çeki kötüniyetle iktisap ettiği yada iktisapta ağır kusurlu olduğu ispat edilmedikçe hamil iyiniyetli sayılacağı- Davacı tarafından da hamilin kötüniyeti ya da ağır kusuru ispat edilmediği ve davalı hamilin çek bedelini tahsil için başlattığı icra takibinde keşideci tarafından çek bedeli ödenmiş olduğuna göre, bu ödeme ile tüm cirantalar da çeke dayalı borcundan kurtulmuş olacağı ve bu durumda, davacının davalı şirketten ciro yoluyla devraldığı çekin kaybolmasının kendi kusurundan kaynaklı olduğu ve çek bedelinin de iyiniyetli son hamile ödenmiş olduğu gerekçesiyle davalı şirket yönünden de "eTTK. mad. 704 uyarınca, açılmış rıza dışı elden çıkan çek bedelinin tahsili istemine ilişkin tazminat davası"nın reddine karar verilmesi gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.