Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yükleniciye şahsi hak sağlayacağı; koşulları gerçekleşmiş ise kazandığı şahsi hakka dayanarak yüklenicinin arsa sahibini bir şey vermeye veya yapmaya zorlayabileceği- Şahsi hak kazanan yüklenicinin bu hakkını doğrudan arsa sahibine karşı ileri sürebileceği gibi arsa sahibinin rızası gerekmeksizin ve ancak yazılı olmak koşulu ile üçüncü bir kişiye de devredebileceği- Somut olayda, davacı yüklenicinin dava dışı arsa malikleri ile yaptığı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakkına dayanarak dava açması sebebiyle yüklenicinin aktif dava ehliyeti bulunduğu- Mahkemenin, davacının yazılı bir temlik sözleşmesinin bulunup bulunmadığını araştırarak davayı esastan inceleyerek bir karar vereceği yerde aktif dava ehliyeti yokluğu nedeni ile davanın reddine karar vermesinin doğru görülmediği-
Davalının yetkilisi olduğu dava dışı şirketle olan cari hesabına dayalı olarak açılmış olan alacak davasında, davalının cevap dilekçesindeki beyanları ile yetkilisi olduğu şirketin borcu olduğunu kabul ettiği ve bu borcu şirket ile birlikte üstlendiğinin anlaşıldığı, borcu üstlenen davalının aynı zamanda borçlu şirket yetkilisi olduğu, cevap dilekçesindeki beyanının TBK.’nin 195. maddesi uyarınca bir iç üstlenme sözleşmesi niteliğinde bulunduğu gibi, davacının bu üstlenmeye zımnen rıza gösterdiği dolayısıyla TBK.’nin 196. maddesi uyarınca dış üstlenilme sözleşmesinin de mevcut olduğunun kabul edilmesi gerektiği, davalının cevap dilekçesindeki borcun ikrarı mahiyetindeki beyanının, işbu davada kesin delil teşkil edeceği, davalının ödeme savunmasında bulunmadığına göre, tarafların ticari defterlerinin incelenmesine gerek görülmediği gerekçesiyle davanın kabulünün gerektiği-
Tüm dosya içeriğinden, davalı üçüncü kişinin, borçlunun mali durumu ile alacaklılarına zarar verme kasdını bilebilecek durumda olduğunun anlaşılması–
İmar uygulamasıyla davalılar lehine konulan ipoteğin bedelsiz olarak olmadığı takdirde bedeli yatırılmak suretiyle tapudan terkini isteği-
Ana sözleşme değişikliğine ilişkin genel kurul kararının iptali istemi-
Taraflar arasındaki alacak davasında; imzalanan protokol ile borcun dış üstenilmesinin gerçekleştiği, protokolün 3.5. maddesinde yer alan "Taraflar birbirlerini ödeme bittikten sonra borçluların hissesi oranında gayrikabili rücu ibra edeceklerdir." şeklinde düzenlenmenin ibra olarak nitelendirilemeyeceği, doğmamış bir haktan önceden yazılı ibraname ile feragat edilmiş olmasının mümkün olmadığı-
Kiralananı satın alan yeni malikin, eskiye dönük kiracılardan doğacak her türlü sorumluluğu üstlenmesinin, "borcun iç üstlenilmesi" (TBK. mad. 195) niteliğinde olduğu, davalı-alacaklı (kiracı) tarafından borcun nakli (üstlenilmesi) kabul edilmediğinden, bu durumun alacaklı davacıyı bağlamayacağı ve faydalı masraf alacağı yönünden kiraya veren diğer davalıların da sorumlu olduğu-
Ticari kredi sözleşmesi nedeniyle alacak istemine ilişkin davada, "(ipotek sözleşmesi içinde yapılan borcun üstlenilmesi taahhüdü, ipotek sözleşmesinin niteliğine ve işin özelliğine yabancı olduğundan genel işlem koşulu niteliğinde olduğu) ipotek senedinin 3. maddesinin TBK m. 21/2'ye aykırı olduğu, dava konusu borçtan sorumlu olmadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de, taraflar arasında akdedilen ve davalıların kefili olduğu dava konusu kredi sözleşmelerinin tarihleri itibariyle 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu henüz yürürlüğe girmediğinden ve 6098 sayılı Kanun'un genel işlem şartlarına ilişkin hükümlerinin somut olaya uygulanma kabiliyeti bulunmadığı- Davacı taraftan ıslah sonucu talep edilen alacak miktarı ile temerrüt faizini ne şekilde hesapladığı konusunda açıklama istenilerek davacı tarafından yapılan hesap yöntemi ile dosya içerisinde bulunan bilirkişi raporlarının hesap yöntemi karşılaştırılarak alacak miktarının tespiti için yeni bir heyetten kontrol ve denetime elverişli rapor alınması gerektiği-
Davanın açılmasından sonra, dava konusu davacı tarafından devredilecek olursa, devralmış olan kişi, görülmekte olan davada davacı yerine geçer ve dava kaldığı yerden itibaren devam edeceği(HMK. mad. 125/2)- Birleştirilen dosyada davacı ...'ın maliki olduğu 232 parsel sayılı taşınmaza 234 parsel malik Y.'ın elattığı belirtilerek, elatmanın önlenmesinin talep edildiği, ...'ın 232 parsel (yeni 330 ada 11 parsel) sayılı taşınmazı 01.11.2013 tarihinde M.S.'e sattığından, müddeabihi devralan üçüncü kişinin devreden davacının yerine geçerek davaya devam edebileceği-
Davanın görülmekte olduğu sırada dava konusu taşınmazın davacı dışında üçüncü bir kişi adına tapuda kayıtlı olduğu incelenen tapu kaydından anlaşılmakla, taşınmazın yeni maliki yani müddeabihi devralan üçüncü kişinin, devreden davacının yerine geçerek davaya devam edebileceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.