Dava dilekçesinde davalının araç işleteni sıfatıyla zarardan sorumlu olduğu ifade edilmişse de, davacının davalıya rücusunun temelini aralarındaki ZMSS poliçesi oluşturmakta olduğu ve bu durumda davacının rücu hakkı bulunup bulunmadığı ve varsa rücu edebileceği miktarın belirlenmesi bakımından, 2918 sayılı Kanun'un 95/2 maddesi ile ZMSS Genel Şartları ve taraflar arasındaki ZMSS poliçesine göre değerlendirme yapılmasının gerekeceği, davacının taraflar arasındaki ZMSS poliçesi gereği davalıdan rücuen tahsil isteminde bulunduğu, davalının sigorta sözleşmesinin tarafı (akidi) olduğu, davalının maliki olduğu aracın işleteni olma sıfatının devam edip etmediğinin bu davada önem arz etmeyeceği gözetilmek suretiyle; işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Davanın kısmen kabulü ile tazminata hükmedilen bedelin olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesinin isabetli olduğu-
Tapu iptali ve tescil davası-
Trafik kazası nedeniyle araçta meydana gelen hasar ve değer kaybının tazmini istemi-
Takip talebi ile, takip konusu çekin bağlı olduğu altı aylık zamanaşımı süresinin kesilmiş olacağı, bu tarihten takip şeklinin değiştirilmesine ilişkin talep tarihine kadar altı aydan fazla bir süre geçmiş olması halinde, takip dayanağı çekin zamanaşımına uğramış olacağı-
Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; somut olayda, 1-Mahkemece, davacının 01.09.2009-31.12.2009 tarihleri arasındaki çalışma dönemi yönünden dava dışı ZHS İnşaat ve Elektrik Ltd. Şti. ile davalı Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü arasında hizmet alım sözleşmesi bulunup bulunmadığı ve dava dışı ZHS İnşaat ve Elektrik Ltd. Şti. ile davalı Asel İnşaat Elektrik Ltd. Şti. arasında işyeri devri olup olmadığı hususlarında araştırma yapılmasının gerekip gerekmediği, 2-Davanın dava dışı ZHS İnşaat ve Elektrik Ltd. Şti.’ne ihbar edilmesinin ve dava dışı şirket ile hizmet alım sözleşmesi imzalanmış olması hâlinde işyeri şahsi sicil dosyasının getirtilerek davacıya haklarının ödenip ödenmediğinin tespit edilmesinin gerekip gerekmediği-
Davanın,dava dilekçesinde taraf olarak gösterilen kişiler yönünden görülüp ve sonuçlandırılacağı, davanın ihbarının üçüncü kişiye taraf sıfatı vermeyeceği- HMK.nın 124. maddesindeki şartlar yoksa, tarafta iradi değişiklik yapılamayacağı-
Dava dilekçesinde vasiyetnamenin açılmasının ve mirasçılık belgesi verilmesinin istenildiği, vasiyetnamenin açılıp okunması hakkında bir karar verilmeden vasiyetnamenin tenfizi hakkında inceleme yapılmasının doğru olmadığı, vasiyetin tenfizi talep edilen taşınmazın dava tarihindeki değerinin araştırılarak görevli mahkemeyi belirledikten sonra davanın esasına girilmesinin gerektiği, mahkemece; ikinci sıradaki talep yönünden öncelikle görevsizlik kararı verilip, birinci talep konusunda verilecek kararın sonucunun beklenilmesinin gerektiği-
Kısmi davada tercih hakkını yabancı para alacağının Türk Lirası üzerinden ödenmesi şeklinde kullanan davacının bundan sonra tercihinden dönüp yabancı para üzerinden tahsil isteyemeyeceği-
Alıcıya ihale edilen taşınmaz bir üçüncü kişi tarafından işgal edilmekte ise, "ihalenin kesinleşmesi üzerine" alıcının, icra dairesine başvurarak üçüncü kişinin taşınmazdan çıkarılmasını isteyebileceği- Davacının yer teslimine yönelik bir talebi bulunmadığı gibi taşınmazın işgal edildiğine dair de bir iddiası bulunmadığından, davacının taşınmazı kiraya vermesinde de bir engel olmadığı ve kira kaybına yönelik zararı bulunduğundan da bahsedilemeyeceği- İİK. mad. 5 gereğince, icra memurunun bir kusuru bulunmuyor ise Adalet Bakanlığı’nın da bir sorumluluğunun olmadığının kabul edileceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.