İcra dairesine, para borcuna veya teminat verilmesine ilişkin olan ilam niteliğindeki belge verilmeden borçluya tebliğ edilen icra emrinin iptal edileceği-
Kiraya verenlerin birden fazla olması halinde kiraya verenler arasında mecburi dava arkadaşlığının bulunduğu-
Takip ehliyeti bulunmayan borçluya karşı yapılan icra takibinde, borçlunun 'kanuni temsilcisi' ya da 'onun atayacağı vekili tarafından' temsil edilmesi gerekeceği; tahliye istemli takibin sezgin küçük hakkında takip yapılabilecek kişiye sıkı sıkıya bağlı işlemlerden olmadığı gibi, MK.'nun 497, 508/7, 403 ve 499. maddelerinde öngörülen istisnalardan da olmadığı
«Apartman (site) yöneticisinin pasif dava ve takip ehliyeti bulunmadığı» hususunun süresiz şikâyet yoluyla ileri sürülebileceği – «Pasif husumet ehliyeti» bulunmayan «....Sitesi Yöneticiliği» aleyhine yapılan takibin süresiz şikayet yolu ile iptalinin istenebileceği–
Satış ilanı hapis cezası ile mahkumiyeti bulunan borçlunun kısıtlanma tarihinden önceki vekiline tebliğ edilmiş olup vesayet altına alınma kararından sonra, kısıtlıyı vasisi temsil edeceğinden ve onun adına itiraz ve şikayet haklarını kullanacağından, İİK. mad. 127 uyarınca çıkarılan satış ilanının vasiye tebliğinin zorunlu olduğu-
Bir takipte alacaklının gerçekten o alacağın sahibi olup olmadığı hususunun re'sen nazara alınamayacağı- "Alacaklının dayanak kira sözleşmesinin tarafı olmadığına" yönelik iddianın, "borca itiraz" niteliğinde olup "ehliyetsizlikten’" kaynaklanmadığından, takibin iptali nedeni olamayacağı- Borçluların bu iddialarının, itirazın iptali veya itirazın kaldırılması davasında değerlendirilmesi ve tartışılmasının mümkün olduğu-
Vesayet altına alınma kararından sonra başlatılan takipte, kısıtlıyı vasisi temsil edeceğinden kısıtlı adına vasisinin takip talebinde borçlu olarak gösterilmesi ve ödeme emri tebligatının vasiye tebliği zorunlu olup vasi yerine kısıtlıya çıkarılan ödeme emri tebliğ işleminin de yok hükmünde olduğu, kısıtlı borçlu hakkında doğrudan takip yapılamayacağı hususunun kamu düzenine ilişkin olmakla, mahkemece de re'sen gözetilmesi gerekeceği-
Borçlunun hakkında yapılan takipte pasif takip ehliyeti bulunmadığı yönündeki başvurusu şikayet niteliğinde olup, genel haciz yoluyla takipte borçlunun, icra dairesinde borca itiraz etmiş olmasının, icra mahkemesine şikayet yoluyla başvurarak, takip ehliyeti yokluğu nedeniyle takibin iptalini istemesine engel teşkil etmeyeceği, yani, borçlunun özetlenen talepte bulunmasında hukuki yararının olduğu- Borçlu tarafından ileri sürülen kefaletin şekil şartlarına ilişkin hususun açılacak olan itirazın iptali davasında değerlendirileceği- Mahkemece, takibe dayanak borca esas kredi sözleşmesinin niteliği incelenerek, tüketici kredisi olup olmadığı tespit edildikten sonra, şayet tüketici kredisi olması halinde, TBK'nun 585. maddesinde ön görülen koşulların bulunup bulunmadığı re’sen değerlendirilerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Kısıtlı tarafından doğrudan takip başlatılamayacağı- Velayeten verilen vekaletname ile vekilleri tarafından takip başlatılamayacağı-
İcra takibine dayanak yapılan ilamın incelenmesinde, alacağın; apartmanın kanalizasyon sorununun giderilmesi sırasında meydana gelen kazadan doğan tazminata ilişkin olup, alacaklı 634 sayılı Yasa'nın 35. maddesine göre apartman yönetimi hakkında takip yapabileceği gibi, aynı Kanun'un 20. maddesi uyarınca da ilama konu borcun yasal sorumlusu olan kat malikleri hakkında da takip yapabileceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.