Kadimden beri harman yeri ve köy orta malı olduğu belirtilerek sınırlandırılan ve genel harman yeri olduğu anlaşıldığından taşınmaz üzerinde inşa edilen muhdesatla ilgili davacının açtığı kendi aidiyetinin tespiti davasının reddedilmesi gerekeceği-
Zorunlu deprem sigorta poliçesi nedeniyle tazminat istemi-
Taraflar arasında ortaklığın giderilmesi davasının bulunmadığı, taşınmaz ve muhdesatın kamulaştırmaya konu olduğuna ilişkin herhangi bir iddia,savunma, bilge ve belge de olmadığı anlaşıldığından, davacıların muhdesatın tespiti davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı-
Taraflar arasında akdedilen dava konusu sözleşmelerin, sözleşme konusu kentsel dönüşüm projesinin iptal edilmesi sebebiyle ifa olanağının kalmadığı, sözleşme konusu bedelin davacılarca ödendiği dikkate alındığında, davalı belediyenin sebepsiz zenginleştiği- Davacılar her ne kadar sözleşme konusu taşınmazın rayiç bedeli üzerinden talepte bulunmuş iseler de “çoğun içinde azda vardır” kuralı gereğince, davacıların ödemiş olduğu bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre ifanın imkansız hale geldiği tarihteki güncel değerinin bilirkişi marifetiyle belirlenmesi ve bu bedel üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece, eksik inceleme sonucu davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olduğu-
Gecekondu hakkına tapu tahsis belgesi verilerek imar affından yararlandırılan davacının taşınmazını sözleşme tarihinden evvel iktisap ettiği, yani sözleşme tarihinde bu taşınmazın üzerine kayıtlı olduğu bilinerek davacıya hak sahipliği sıfatı kazandırıldığından sözleşmenin feshinin TMK. 2. maddesine uygun düşmediği, davacının herhangi bir kastı ve kusuru bulunmadığı, dolayısıyla sözleşmenin fesih bildiriminin haksız olduğu gerekçesiyle feshin haksız olduğunun tespitine karar verilmiş ise de; gerek 2981 s. Kanun, gerekse tarafların serbest iradeleri ile imzaladıkları sözleşme hükümleri uyarınca; ilgili sözleşmenin imza tarihinden önce davacı adına kayıtlı 1977 iktisap tarihli taşınmazın bulunduğu sabit olduğundan, belediyenin sözleşmeyi feshetmesinde hakkın kötüye kullanıldığından söz edilemeyeceği, hak sahibi olmadığı halde sözleşme imzalayan davacının sözleşmesini tek taraflı iptal edilebileceği-
Taşınmazın kamulaştırılmasına karar verildiği dosyanın muhdesatın tespiti istemli dava açısından kesin hüküm ya da derdestlik oluşturmayacağı, mevcut kamulaştırma işlemi nedeniyle davacı tarafın muhdesatın tespitini istemekte hukuki yararının bulunduğu-
Eleştiri sınırları içerisinde olan konuşmaların, siyasi bir kişilik olan davacının hakkında yapılan sert eleştirilere katlanması gerekeceği-
Ortaklığın giderilmesi davasına konu edilen 122 ada 13 parsel üzerinde bulunan ev, müştemilat ile 100 adet muhtelif meyve ağaçlarının 137 ada 5 parselde bulunan dükkanın ve 114 ada 3 parselde bulunan 37 adet kavak ağacının kendisine ait olduğunun tespitine-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.