Şayet yasa veya elbirliği (iştirak) halinde mülkiyeti oluşturan anlaşmada ortaklık adına hareket etme yetkisinin kime ait olacağı belirtilmemişse, ortaklığın tasfiyesini isteme hakkı dışındaki tüm işlemlerde ortakların (iştirakçilerin) oybirliği ile karar almaları ve birlikte hareket etmeleri zorunluluğunun bulunduğu, ancak bu kuralın yargısal uygulamada kısmen yumuşatılmış olduğu ve bir ortağın tek başına dava açabileceği, ne var ki, davaya devam edebilmesi için öteki ortakların olurlarının alınması veya miras şirketine atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerektiği-
BK’nun genel hükümlerinden olan 18. maddenin, miras hukukunda da uygulanacağına dair İçtihadı Birleştirme Kararı-
İflas sıra cetveline itiraz istemi-
Muvazaalı satışın iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkin davada, evlilik birliği içinde ortak kazanç ile edinilen dava konusu taşınmazların üçüncü kişiye muvazaalı olarak satıldığı iddiasının 01.01.2002 tarihinden sonra edilen mallara uygulanacağı, taşınmazların 01.01.2002 tarihinden önce edinildiği, davacının açtığı boşanma davasında davacının tahsili gereken bir alacağının bulunduğunun ispat edilmediğinin anlaşıldığı, taşınmazların dava dışı eş tarafından edinme tarihine göre 743 s. MTK'nun 170. maddesinin uygulanması gerektiği, buna göre eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın BK'nun genel hükümlerine göre çözüme kavuşturulması gerektiği, taşınmazların satış değerinin gerçek değerinden düşük olmakla birlikte, taşınmazlarını satış yolu ile geçtiği mal kaçırma kastı ile yapıldığı veya davacının katkısı ile alındığının ispatlanmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesinin isabetli olduğu-
Teminatın yatırılmış olması nedeni ile takip durduğundan, İİK'nun Değişik 97/13. maddesi gereğince %20 oranı ile davalı alacaklı yararına tazminata karar verilmesi gerekirken, söz konusu 02.07.2012 tarihinde 6352 sayılı Kanun'un 19. maddesi ile yürürlüğe giren bu değişiklik de gözönüne alınmadan Yasa'da yazılı olan %20 tazminat oranı aşılarak, % 40 oranı ile davalı alacaklı yararına tazminata hükmedilmiş olmasının doğru olmadığı-
1.4.1974 tarih ve 1/2 sayılı İçt. Bir. K.’nın “miras bırakanın kendi üzerindeki tapulu taşınmazlar yönünden yaptığı temlikler” için bağlayıcı olduğu, bedeli miras bırakan tarafından ödenerek ‘gizli bağış’ şeklinde gerçekleştirilen işlemleri kapsamadığından, açılmış olan muvazaa hu-kuksal nedenine dayalı tapu iptali tescil davasının reddi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.