Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında tapu iptal ve tescil davasında; hem kısa hem gerekçeli kararda davanın kabulüne denilmekle yetinildiği, davacıların asıl talepleri olan iptal ve tescile ilişkin herhangi bir hüküm kurulmadığı, istem sonucu tam olarak karşılanacak şekilde taraflara tanınan hak ve yüklenen borçların kararda açıkça gösterilmesinin gerekeceği-
TBK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan davada alacaklının aciz vesikası sunma şartı olmadan İİK'nun 283.maddesine göre taşınmazın satışını ve haczini isteyebilmesine olanak tanınması yolunda istemde bulunma ve dava açma hakkı olduğu, bu durumda işin esasına girilerek tarafların delilleri toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
Borçlu ile davalının kardeş olmaları nedeni ile aralarındaki tasarrufun İİK'nun 278/3-1 maddesine göre bağış niteliğinde olup iptali gerekeceği- Davalının akrabalık ilişkisi nedeniyle İİK'nun 280. maddesine göre borçlunun mali durumunu bilebilecek kişilerden olması bunun aksinin de ispat edilememesi nedeniyle de tasarrufun iptali gerekeceği-
Mahkemece takasa konu olan her iki taşınmazın ehil bilirkişiler kanalıyla mahallinde keşfinin yapılarak gerektiğinde emsalleri de tespit edilerek bilirkişilerden her iki gayrimenkuldeki trampaya konu hisse bedellerinin tapu işlem tarihindeki değerlerinin tespiti, daha sonra satış konusu olan 11 parseldeki 13/64 paya ait akit tablosunun da getirtilerek delillerin hep birlikte değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Önalım bedelinin tapuda gösterilen değerden az olduğunu ileri sürerek bedelde muvazaa iddiasında bulunulması halinde bu iddianın kanıtlanmasının gerekeceği; bedelde muvazaa iddiasının kanıtlanamaması halinde iddia edilen bedel ile tapuda gösterilen bedel arasındaki fark üzerinden davada kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
Her ne kadar mahkemece mahalli bilirkişi beyanları hükme esas alınmış ise de kamu düzenini ilgilendirmeyen ve tanıkla ispatı gereken bir hususun mahalli bilirkişi beyanı ile kanıtlanmasının olanaksız olduğu-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, mümkün olmadığı takdirde bedelin tahsili isteğine ilişkin davada, davalının mirasbırakana ilgisini eksik etmediği, temlikin muvazaalı olmayıp gerçekten bakım karşılığı yapıldığı, davalının da bakım borcunu yerine getirdiğinin tanık beyanlarıyla da sabit olduğu anlaşıldığından açılan davanın reddi gerekeceği-
İ. sözleşmeleri, tarafların karşılıklı iradelerine uygun bulunduğu için, onlara karşılıklı borç yükleyen ve alacak hakkı veren geçerli sözleşmeler olduğu ve taraflarına TBK çerçevesinde nispi haklarını talep etme olanağını verdiği- Yazılı bir belge ibraz etmeyen davacıların dava dilekçesinde ve delil listesinde ''diğer yasal deliller vs.'' demek suretiyle yemin deliline de dayandığından, davacılara yemin teklif etme haklarının hatırlatılması ve bu haklarını kullanmaları halinde sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptal ve tescil isteği-
Davacının muris muvazaası iddiası yönünden ve belirtilen ilkeler uyarınca soruşturma yapılacağı, taşınmazların intikallerine esas tüm resmi akitlerin, dayanak tapuların getirtileceği, toplanan ve toplanacak delillerinin birlikte değerlendirilerek, varılacak sonuca göre bir karar verilmesinin gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.