Dava, ehliyetsizlik olmadığı takdirde muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Ehliyetsizlik yönünden istek pay oranında olmadığına göre mahkemece öncelikle ehliyetsizlik iddiasının değerlendirilmesi gerekeceğine kuşku yoktur. Hal böyle olunca, tüm dava dışı mirasçılara tebligat çıkartılarak davanın görülebilirlik koşulunun tamamlanmasından sonra tereke temsilci huzuruyla davanın yürütülerek ehliyetsizlik iddiası konusunda bir karar verilerek sonucuna göre diğer taleplerin neticelendirilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
Tapu iptali ve tescil, tenkis davasında, murisin davalı oğulları lehine yaptığı temliki işlemin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu, ipotek bedelinin davalılar tarafından ödenmesinin murisin mal kaçırma iradesini ortadan kaldırmayacağı sonuç ve kanaatine varılıldığından, davanın kabul edilmesi gerekeceği-
12. HD. 06.06.2023 T. E: 2068, K: 3994
Fiili hacizden sonra satış isteme süresinin yeniden başlayacağı, satışla ilgili bir yıllık sürenin geçmediği, sıra cetvelinde usulsüzlük bulunmadığı-
Eser sahipliği karinesinin aksinin ispatı-
Önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin davada gerçekte 40.000,00 TL olan satış bedelinin resmi akitte 65.000,00 TL olarak gösterildiğini belirterek bedelde muvazaa iddiasını ileri sürmüş, mahkemece bedelde muvazaa iddiası kanıtlanamadığından resmi akitte gösterilen satış bedeli ile alıcıya düşen tapu harç ve masrafları toplamı 66.235,00 depo ettirilerek davanın kabülüne, karar kesinleştiğinde davalıya ödenmesine karar verilmiştir. Davacı bedelde muvazaa iddiasını kanıtlayamadığından, davalı yararına da mahkemece kabul edilen bedel ile davacının iddia ettiği 40.000,00 TL bedel arasındaki fark üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücreti tayini ve harç dışındaki yargılama giderlerinin de bu orana göre taraflara yükletilmesinin gerekeceği-
Sözleşmenin ölünceye kadar bakıp gözetme amacı ile değil, mirasçılardan mal kaçırma amacı ile yapıldığı, sözleşmenin muvazaalı düzenlediği kanaatine varıldığından ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmesi gerekeceği-
Mirasbırakanın davalı mirasçılarına yaptığı temliklerin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu- HMK. mad. 326 uyarınca,davanın reddedildiği bağımsız bölümle ilgili olarak, davada kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Davaya konu taşınmazların davalılar arasında gerçekte satış işlemi ile devredilmediği, davacı alacaklının takibini ve alacağını sonuçsuz bırakmak kastı ile davalı borçluların diğer bir davalıya satış gibi göstererek taşınmazların tapuda muvazaalı olarak devrettikleri, taşınmazların beşinin birden takipten kısa süre sonra aynı gün üstelik aynı kişiye satışının hayatın olağan akışına uygun olmadığı, satış yapılan davalının borçlulardan birinin baldızı diğerlerinin ise teyzeleri olması nedeniyle satışın gerçek satış niteliğinde bulunmadığı, her ne kadar banka hesabına taşınmazların gerçek değerinden daha düşük bedeller ile davalı tarafından borçlu davalılar adına yatırılmış ise de bu işleminde gerçekten muvazaalı olarak davalı borçlular tarafından yapıldığı, ödemenin gerçek nitelikte olmadığı, davaya konu alacağı karşılayacak nitelikte ve miktarda hacizler yapılmadığı gibi bu miktarda tahsilatın da yapılmamış olması nedenleriyle davanın kabulüne karar verilmiş olmasının isabetli olduğu-
9. HD. 21.02.2011 T. E: 8644, K: 4141-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.