3. kişinin, taraf olmadığı icra takibinin ve bu dosyada borçlunun mallarına konulan haczin kaldırılmasını isteme hakkı bulunmadığı, bu konudaki talebin ileride “sıra cetveline itiraz” davası/şikayeti olarak ileri sürülebileceği-
Vekil tarafından sunulan şikayet dilekçesinde takipte borçlu olmayan şirketin ünvanı gösterilmiş ise de aynı vekilin şikayet dilekçesi ekinde sunulan vekaletnameden borçlu şirketin de vekili olduğu, şikayet dilekçesinde doğru icra dosyasının bildirildiği, şikayetçi vekilinin duruşmadan önce HMK 124 kapsamında taraf değişikliği dilekçesi sunduğu ve duruşmada bu talebin yinelendiği, davalıların bu talebe bir itirazlarının olmadığı, şikayet dilekçesinde doğru icra dosyası bildirilmek kaydıyla, yargılama aşamasında HMK 124 gereği doğru tarafı bildirerek davaya dahil etmekte yasaya aykırı bir durum bulunmadığı- Kaldı ki 12. HD.'sinin yerleşik uygulamalarına göre ihalenin feshi talebinin medeni usul hukuku anlamında bir dava olmayıp şikayet niteliğinde olduğu- Bu itibarla karşı tarafın yanlış gösterilmesi veya hiç bildirilmemiş olmasının sonuca etkisi olmadığı-
D. taşımasından kaynaklanan noksan mal teslimi nedeniyle, mal bedelinin tahsili ve taşımayı yapan gemi üzerinde kanuni rehin hakkı tesisi istemlerine-
Davacı site yönetiminin, davalı yüklenici tarafından yapılan apartmandaki bağımsız bölümlerin bir kısım eksik işlerin tamamlanacağı vaad edilmesine rağmen yerine getirilmediğini ileri sürerek eksik iş bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemiyle açtığı davada, davalı yüklenicinin imzası bulunan apartman karar defterinin davalıyı bağlayacağı, taraflar arasında akdi ilişki bulunduğu ispat edilemediğinden davacının davada aktif husumetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin bozmayı gerektirdiği-
Taşınmazı hacizle yükümlü olarak satın alan taşınmaz maliki üçüncü kişinin, İİK. mad. 106 ve 110 gereğince, taşınmazı üzerindeki haczin kaldırılmasını isteyebileceği-
Rutin ödemeler (kira alacakları vs.) dışında ileride doğacak, doğması muhtemel bir hakkın bu aşamada üçüncü şahıslarca net olarak bilinmesi mümkün olmadığından, haciz ihbarnamesinin muhtemel alacaklar açısından sonuç doğurmayacağı- Borçlunun, üçüncü kişi nezdinde ileride doğması muhtemel alacaklarının haczinin ise ancak İİK.nun 78. maddesi kapsamında gönderilecek haciz yazısı ile mümkün olduğu-
Sıra cetveline yönelik itiraz ve şikayetin, sırasına itiraz edilen alacaklı yerine borçlu hasım gösterilerek, karara bağlanamayacağı-
Davacı şirkete kayyum atanmış olmasının, daha önce şirket yetkililerince verilmiş olan vekaletnameyi kayyum tarafından azledilmedikçe kendiliğinden geçersiz hale getirmeyeceği-
Menfi tespit davası açan davacı dava devam ederken vefat etmiş olup davaya dahil edilen dokuz mirasçının hakkına halel getirmemek amacıyla bir kısım mirasçılar vekilinin süre talebinin kabulü ile haber alınamadığından davaya dahil edilemeyen iki mirasçı bulunması nedeniyle terekeye temsilci atanması için kesin süre verilmesi gerekirken, davaya dahil edilen mirasçılar bakımından hak kaybına yol açacak şekilde ve uyulan bozma ilamı gereği tam olarak yerine getirilmeden davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.