• “1998 ve 1999 Tasarısı”ndaki Gerekçe

     “Madde 300 - Maddenin ilk üç fıkrası, içerik itibarıyla, İsviçre Medenî Kanununun 260c maddesinin ilk iki fıkrasının büyük oranda aynısıdır. Madde, tanımanın iptali ve tanımaya itiraz davalarının tâbi olduğu hak düşürücü süreleri düzenlemektedir.

    Birinci fıkrada, yanılma veya aldatmanın öğrenildiği veya korkunun etkisi-nin ortadan kalktığı tarihten başlayarak bir yıl ve herhâlde tanımanın üzerinden beş yıl geçmekle iptal davası hakkının düşeceği hükme bağlanmıştır.

    İkinci fıkrada, itiraz davası hakkının hak düşürücü süreleri yine bir ve beş yıl olarak düzenlenmiş; bir yıllık sürenin davacının tanımayı ve tanıyanın çocu-ğun babası olamayacağını öğrendiği tarihten, beş yıllık sürenin ise yine tanıma tarihinden itibaren işlemeye başlayacağı belirtilmiştir.

    Üçüncü fıkrada çocuğun dava hakkının ergin olmasından başlayarak bir yıl geçmekle düşeceği hüküm altına alınmıştır.

    Son fıkrada ise, hak düşürücü süreler geçtiği hâlde davanın haklı bir sebeple açılamıyor olması durumu için, haklı sebebin ortadan kalktığı tarihten itibaren bir aylık ek süre tanınmaktadır. İsviçre Medenî Kanununun bu hükmünü kar-şılayan 260c maddesinin son fıkra hükmünde ise herhangi bir ek süreden söz edilmemektedir. Maddede, haklı sebep ortadan kalktıktan sonra davanın ne zamana kadar açılabileceğinin kanunda açıkça düzenlenmesi gerektiğinden hareketle, bir aylık bir süre belirlenmesi uygun görülmüştür."