-
Adalet Komisyonu Raporu
«Tasarının 254 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında ifade düzgünlüğünü sağlamak amacıyla redaksiyon yapılmıştır.»
-
«1998 ve 1999 Tasarısı»ndaki Gerekçe
«Madde 254 - Maddeyle, evliliğin iptal veya boşanma kararıyla sona erdirilmesi üzerine, kanunen paylaşmaya tâbi olan ve ailenin ortak kullanımına özgülenmiş olan konut ve ev eşyasının paylaşmadan sonra nasıl kullanılacağı düzenlenmektedir. Bu hususun iptal veya boşanma davası sonunda çözümlenmesi, eşlerin gerek ekonomik ve gerekse psikolojik gelecekleri bakımından zorunludur. Burada sözü edilen paylaşmanın fiilî değil hukukî paylaşma olduğu kuşkusuzdur. Eşler arasında eşit olarak paylaşmaya konu olan ve ailenin ortak kullanımına özgülenen aile konutunda kalmaya ve ev eşyasını kullanmaya hangisinin devam edeceği konusunda aralarında anlaşabileceklerdir. Eşlerin bu konuda anlaşamamaları hâlinde, hakkaniyet gerektiriyorsa hâkim, somut olayın özelliklerine göre eşlerin ekonomik ve sosyal durumlarını ve varsa özellikle çocukların menfaatlerini göz önünde bulundurarak bu hakka hangisinin ve ne kadar süreyle sahip olacağına ipta veya boşanma kararıyla birlikte re’sen karar verecektir.
Ayrıca, konutta kalma hakkını elde eden eşin bu hakkının tapu kütüğüne şerh edileceği belirtilmekte, diğer eşin bu konutu satış suretiyle el değiştirerek diğer eşin bu yararlanmasını ortadan kaldırması engellenmektedir. Bu şerh süreli olarak verilecek ve sürenin sonunda kendiliğinden sona erecektir. Ancak, şerh süresinin sona ermesinden önce de konutta kalma ve ev eşyasını kullanma hakkı bulunan eşin durumunda değişiklik olması hâlinde diğer taraf hâkimden durumun değiştirilmesini isteyebilecektir.
Maddenin son fıkrası ile eşlerin birlikte yaşadıkları konutun kiralık olması hâlinde, hâkimin, kiracı sıfatına sahip olmayan eşe kullanım hakkını verebileceği ve kira sözleşmesini bu yönde değiştirebileceği kabul edilmiştir. Burada kira sözleşmesinin taraflarında hâkim kararıyla değişiklik söz konusu olacaktır. Mad-de, bu durumda hâkimin, iptal veya boşanma kararıyla birlikte re’sen kiralayanın sözleşmeden doğan haklarını güvence altına alabilme yetkisini de hükme bağ-lamıştır. Örneğin hâkim, kiracı tarafından verilen güvencelerin yerine, yeni eşin kiracılık sıfatının başlaması üzerine güvencenin bu eş tarafından verilmesine karar verebilir.»