-
“1998 ve 1999 Tasarısı”ndaki Gerekçe
“Madde 723 - Yürürlükteki kanunun 649 uncu maddesini karşılamaktadır.
Madde İsviçre Medenî Kanununun 672 nci maddesine uygun olarak birinci fıkra iki fıkra hâline getirilmek suretiyle üç fıkra hhalinde kaleme alınmıştır. Hüküm değişikliği yoktur.”
-
“1984 Tasarısı”ndaki Gerekçe:
‘Madde 644 - Madde, yürürlükteki kanunun 649. madde-sini karşılamaktadır. Kaynak İsviçre Medenî Kanununun 672. maddesine uygun olarak madde üç fıkra hâlinde düzenlenmiştir. Hüküm değişikliği yoktur.’:
“b. Tazminat
Madde 644 - Malzeme sökülüp alınmazsa arazi maliki, malzeme sahibine uygun bir tazminat ödemekle yükümlüdür.
Yapıyı yaptıran arazi maliki kötü niyetli ise hâkim, mal-zeme sahibinin uğradığı zararın tümünün tanzim edilmesine karar verebilir.
Yapıyı yaptıran malzeme sahibi kötü niyetli ise, hâkimin hükmedeceği miktar bu malzemenin arazi maliki için taşıdığı en az değeri geçmeyebilir.”
-
“1971 Tasarısı”ndaki Gerekçe:
‘1) Terim ve ifade: Bu maddedeki terimler, 648 inci mad-dede kabul edilmiş olanlara uygun olarak değiştirilmiş ifade sadeleştirilmiş ve açıklanmıştır. Özellikle “diğer tarafın” yerine “gereç malikinin” denilmiştir.
2) Biçim değişikliği: Bugün yürürlükte bulunan metnin 1 inci fıkrası birbirinden ayrı iki kuralı içine aldığından, bu fıkra İsviçre aslında olduğu gibi 2 bağımsız fıkra haline konulmuş ve böylece maddenin tümü 3 fıkra haline gelmiştir.
3) Hüküm değişikliği: 649 uncu maddenin bugünkü met-ninin 2 nci fıkrasında “levazımın en az kıymeti” söz konusudur. Oysa bu fıkrada kasdedilen şey, gereçlerle yapılan yapının toprak sahibi için gösterdiği menfaattir; yani gereçlerin piyasa-daki en az değeri söz konusu olmayıp, o gereçler harcanarak yapılan yapının, toprak malikinin çıkarları bakımından gösterdiği en az değerdir. Meselâ toprak üzerinde yapılan bir yapıda beşbin lira değerinde gereç kullanılmış olduğu halde o yapı, toprak sahibi bakımından belki 3 bin liralık bir değer dahi taşımayabilir. Bu nokta yürürlükteki metinde belirtilmediği halde, uygulamada göz önüne alınmış ve Yargıtay bu fıkrayı, İsviçre’de olduğu gibi yorumlayarak uygulamakta bulunmuş-tur. Bu yüzden doğabilecek bütün tereddütleri kaldırmak için son fıkra İsviçre aslına uygun bir duruma getirilmiş ve madde yazılırken bu noktayı en iyi şekilde belirten İtalyanca metin esas alınmıştır. Böylece gereçlerin malikinin kendi gereçleriyle baş-kasının toprağına kötü niyetle yani o toprağın başkasının oldu-ğunu bile bile yapı yapması durumunda mahkeme, toprak sahibinin gereç sahibine vereceği tazminat miktarını, o inşaatın toprak maliki bakımından gösterdiği en az değere göre takdir edebilecektir. Tabiidir ki, mahkeme, yapacağı incelemeye ve ala- cağı bilirkişi raporlarına göre gerekli görüyorsa, daha fazla bir tazminata da karar verebilir. Burada önemli olan nokta tazminatın en az miktarının kanun tarafından sınırlanmış olmasıdır. Yani tazminata karar verecek fakat bunun en az miktarı, 3 üncü fıkrada tesbit edilmiş olan duruma göre belirlenecektir. Meselâ bir kimse 5.000 liralık taş ve çimento ile baş-kasının toprağına onun haberi olmadan bir ev temeli atmışsa, burada kullanılan gereçlerin değeri, toprak sahibi için hiçbir şey ifade etmez. Kullanılan gereçlerin az çok bir değer ifade ettiği durumlarda ise, bu değerin takdiri toprak sahibinin menfaatine göre olacaktır.’:
“b. Tazminat
Madde 649 - Toprakta veya gereçlerde büyük zarara sebep olacağı için, gereçler topraktan sökülüp alınmazsa, toprağın maliki, gereçlerin malikine bu gereçler için uygun bir tazminat ödemekle yükümlü olur.
Yapı yaptıran toprak maliki kötü niyetli ise, yargıç, gereç malikinin uğradığı bütün zararın tazminine karar verebilir.
Eğer yapıyı yaptıran gereç maliki kötü niyetli ise, yargıç, tazminat miktarını, yapının toprak maliki için taşıdığı en az değere kadar indirebilir.”