-
«1998 ve 1999 Tasarısı»ndaki Gerekçe
«Madde 188- Yürürlükteki Kanunun 154 üncü maddesini karşılamaktadır.
Tasarıda kabul edilen eşitlik esası uyarınca evlilik birliğini her iki eş de temsil edebilecektir.
Ailenin sürekli gereksinimleri için her iki eş, temsil yetkisine sahip olacaktır. Diğer hâllerde bir eşin tek başına hareket etmesi, diğer eşin rızasına veya hâkimden izin alınmasına bağlıdır. Ancak istisnai hâllerde bu rıza veya izin alınmadan da hareket edilebilecektir.
Evlilik birliği bir tüzel kişi olmadığı için bu birliğin temsilinin sonuçları devam eden maddede özel olarak düzenlenmiştir.»
-
“1984 Tasarısı”ndaki Gerekçe:
‘Madde 151- Madde, yürürlükteki Kanunun 154 ve 155. maddelerini karşılamaktadır. Tasarıda kabul edilen eşitlik esası uyarınca evlilik birliğini her iki eş de temsil edebilecektir.
Ailenin sürekli ihtiyaçları için her iki eş, temsil yetkisine sahip olacaktır. Diğer hallerde bir eşin tek başına hareket etmesi, diğer eşin rızasına veya hâkimden izin alınmasına bağlıdır. Ancak istisnai hallerde bu rıza veya izin alınmadan da hareket edilebilecektir.
Evlilik birliği bir tüzel kişi olmadığı için bu birliğin temsilinin sonuçları müteakip maddede özel olarak düzenlenmiş-tir.’:
«B. Birliği temsil
I.Eşlerin temsil yetkisi
Madde 151- Eşlerden her biri ortak yaşamın devamı süre-since ailenin sürekli ihtiyaçları için evlilik birliğini temsil eder.
Ailenin diğer ihtiyaçları için eşlerden biri, birliği ancak aşağıdaki hallerde temsil edebilir:
1.Diğer eş veya haklı sebeplerle hâkim tarafından yetkili kılınmışsa,
2.Birliğin yararı bakımından gecikmesinde sakınca bulunduğu ve yapılması kaçınılmaz duruma geldiği hâlde diğer eşin hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzer bir sebep yüzünden rızası alınamıyor ve hâkime de başvurulması beklenemiyorsa.»
‘Madde 152- Evlilik birliği bir tüzel kişi olmadığı için bu birliği temsilin sonuçlarını temsile ilişkin kurallar ile belirlemek mümkün değildir. Yürürlükteki kanunda evlilik birliğini temsile ilişkin maddelerde bu konu düzenlenmiş değilse de karı koca mal rejimlerine ilişkin fasıllarda kadının birliği temsilen yüklendiği borçlardan kocanın ve istisnaen kadının sorumluluğu çeşitli maddelerde belirlenmiştir. (Yürürlükteki kanun, madde 187, 202, 204, 215 ve 217.).
Tasarıda evlilik birliğini temsilin sonuçlarının hemen temsil yetkisinden sonra düzenlenmesi daha uygun görülmüş-tür. Böylece buradaki temsilin anlamı ve sonuçları daha kolay anlaşılacaktır.’:
«II. Sorumluluk
Madde 152- Evlilik birliğini temsil yetkisinin kullanıldığı hallerde, eşler üçüncü kişilere karşı müteselsilen borçlu olurlar.
Eşlerden her biri birliği temsil yetkisi bulunmaksızın yaptığı işlemlerden kişisel olarak sorumludur.»
-
“1971 Tasarısı”ndaki Gerekçe:
‘1) Terim ve ifade : Terimler öteki maddelere uydurulmuş, ifade sadeleştirilmiştir.
2) Biçim değişikliği : Maddedeki kuralın açık olarak ve tereddüte yer vermeyecek şekilde anlaşılması için iki cümle birbirine bağlanarak bir tek cümle haline konulmuştur.
3) Hüküm değişikliği : 154 üncü maddenin iki cümle halinde bulunan bugünkü metnine göre sanki bu cümleler tamamen müstakil bir mâna taşımakta ve çok tabii olan bir kuralı tekrarlamış gibi görülmektedir. Çünkü (mallarını idare husu-sunda karı koca hangi usulü kabul etmiş olursa olsun koca, tasarruflarından şahsen mes’ul olur) denilmekle, dış görünüş bakımından kocanın kendi tasarruflarından kişisel olarak so-rumlu olacağı belirtilmektedir ki, bu çözüm yolu zaten tabii ve açık bir genel kaideyi ifade etmektedir. Burada bilineni açıklamak, eski deyimle (malûmu ilâm) etmek kabilinden bir durum vardır. Halbuki bu cümlenin amacı tabii olan bir kuralı tekrarlamak değil, kocanın evlilik birliğinin temsilcisi sıfatıyla yaptığı işlemlerden, bütün mal rejimlerinde birinci derecede şahsen sorumlu olduğunu belirtmektir ki, buna lüzum vardır. Zira evlilik birliği kendine mahsus malvarlığı bulunan bir tüzel kişilik olmadığından, kocanın sorumluluğundan önce doğrudan doğruya evlilik birliğinin malî sorumluluğu aşağıda 167 nci maddenin ikinci fıkrasıyla belirtilmiştir. Herhangi bir karışıklığa yer verilmemesi için bu maddede (bu sıfatla yaptığı) kelimelerine yer verilmiş ve bu sebeple iki cümle birleştirilmiştir. Kocanın, evlilik birliğinin temsilcisi sıfatı dışındaki işlemlerinden sorumlu olması esasen genel kurallara bağlı, tabii bir durum olduğundan maddede bununla ilgili bir kayıt konulması gerekli görülmemiştir.’:
«B. Birliğin temsili.
I.Koca tarafından.
Madde 154- Koca evlilik birliğinin temsilcisidir ve bu sıfatla yaptığı işlemlerden, karısı ile aralarında hangi mal rejimi yürürlükte olursa olsun, kişisel olarak sorumludur.»
‘1) Terim ve ifade : Terimler yukarıki maddelere uydurulmuş, ifade sadeleştirilmiştir.
2) Biçim değişikliği : İki ayrı kuralı kapsayan iki cümlelik bu madde, iki bağımsız fıkradan ibaret bir madde haline konul-muştur.
3) Hüküm değişikliği : 155 inci maddenin karıya tanıdığı temsil yetkisi, evin idaresi için günlük ihtiyaçların sağlanması hususundaki yetkidir. Bu nokta gerek maddenin kenar baş-lığında gerek metninde belirtilmiş, böylece bu madde ile 153 üncü maddenin son fıkrası arasında bağlantı kurulmuştur. Zira 155 inci maddede bahis konusu olan ihtiyaçlar ve gerekli olan şeyler (ev idaresi için)’dir. Bir de maddenin şimdiki metninde (daimî ihtiyaçlar) denilmektedir ki bunun yerine daha doğru olarak (ev idaresi için gerekli olan şeylerin sağlanması) deyimi kullanılmıştır. Çünkü bir (ihtiyaç) için temsil yetkisi bahis ko-nusu olmayıp o (ihtiyacın sağlanması) veya gerekli olan şeylerin tedariki için temsil yetkisi bahis konusu olabilir. İkinci fıkrada (üçüncü şahıslar tarafından malûm olabilecek surette) ibaresi yerine (üçüncü kişilerce anlaşılabilecek ölçüde) denilmiştir; zira maddenin maksadı karının temsil yetkisini aşıp aşmadığının üçüncü kişilerce (malûm olması) değil bu aşmanın (onlar tara-fından anlaşılabilecek ölçüde) olmasıdır. Bu ise objektif iyiniyet, yani dürüstlük kurallarına göre çözümlenir. Bu sebeple Tasa-rıda maddeni ifadesinin böylece değiştirilmesi gerekli bulunmuştur.’:
«II. Karı tarafından.
I.Ev idaresi için temsil.
a) Kapsamı.
Madde 155- Ev idaresi için gerekli olan şeylerin sağlanması hususunda karı da, kocası gibi, temsil yetkisine sahiptir.
Karının, bu temsil yetkisinin sınırını, üçüncü kişilerce anlaşılabilecek ölçüde aşmayan hukukî işlemlerinden kocası sorumludur.»