• Adalet Komisyonu Raporu Gerekçesi

     «Tasarının 7 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan ‘her hangi’ kelimeleri, imlâ kurallarına uygun olarak ‘herhangi’ şeklinde düzeltilmiştir.»


  • «1998 Tasarısı»ndaki Gerekçe

    ‘Madde 7– Yürürlükteki Kanunun 7 nci maddesini karşılamaktadır.

    Maddenin düzenlediği konuları daha iyi anlatması bakımından maddenin kenar başlığı “Resmi belgelerle ispat» şeklinde değiştirilmiştir. Maddede kullanılan “resmi sicil” deyimi yerine amacı daha iyi ifade eden “resmi kütük” deyimi kullanılmıştır.

    Yürürlükteki maddenin birinci fıkrasında “Resmi sicil ve senetlerin doğru olmadığı sabit oluncaya kadar mündericatı ile amel olunur.” şeklindeki anlaşılması güç ifade yerine, kısa ve olumlu bir cümle ile “resmi kütük ve senetler belgeledikleri olayların doğruluğuna kanıt oluşturur.” ifadesi tercih edilmiştir.

    Maddenin ikinci fıkrası da aynı amaçla sadeleştirilmiş ve daha anlaşılır bir ifadeyle kaleme alınmıştır. Maddede “kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça” deyimi, resmi kütük ve senetlerin içeriğinin aksinin ispatıyla ilgili her türlü kanunu ifade etmektedir. Bu anlamda olmak üzere, bu kanunlar usul kanunları olabileceği gibi, bunun dışındaki diğer kanunlar da olabilir.’:

    «Madde 7- Resmi kütük ve senetler, belgeledikleri olguların doğruluğuna konut oluşturur.


  • «1999 Tasarısı»ndaki Gerekçe

    “Madde 7– Yürürlükteki Kanunun 7 nci maddesini karşılamaktadır. Maddenin düzenlediği konuları daha iyi anlatması bakımından maddenin kenar başlığı ‘Resmi belgelerle ispat’ şeklinde değiştirilmiştir.

    Yürürlükteki maddenin birinci fıkrasında “Resmi sicil ve senetlerin doğru olmadığı sabit oluncaya kadar münderecatı ile amel olunur.” şeklindeki anlaşılması güç ifade yerine, kısa ve olumlu bir cümle ile “Resmi sicil ve senetler belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturur.” ifadesi tercih edilmiştir.

    Maddenin ikinci fıkrası da aynı amaçla sadeleştirilmiş ve daha anlaşılır bir ifadeyle kaleme alınmıştır. Maddede “kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça” deyimi, resmi sicil ve senetlerin içeriğinin doğru olmadığının ispatıyla ilgili her türlü kanunu ifade etmektedir. Bu anlamda olmak üzere, bu kanunlar usul kanunları olabileceği gibi, bunun dışındaki diğer kanunlar da olabilir. “Sicil; kayıt, serh ve tescil gibi bütün işlemleri kapsayan bir üst kavram olduğundan, maddede ‘sicil’ sözçüğüne yer verilmiştir.”


  • “1984 Tasarısı”ndaki Gerekçe

    ‘Madde, yürürlükteki Kanunun 7. maddesini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur’:

    “II. Resmi belgelerle ispat

    Madde 7– Resmi kütük ve senetler belgeledikleri olayların doğruluğuna delil teşkil eder.

    Bunların içindekilerin doğru olmadığını ispat, usul ka-nunlarında başka bir hüküm bulunmadıkça, herhangi bir şekle bağlı değildir.”


  • “1971 Tasarısı”ndaki Gerekçe

    1) İfade ve terimler, sadeleştirilmiş bu arada tamamen eskimiş bir deyim olan (münderecatı ile amel olunur) deyimi çıkarılarak, yerine (tam delil sayılırlar) deyimi konulmuştur.

    2) Biçim değişikliği : Madde bizde iki cümleden meydana gelmiş bir tek fıkra halindedir. Halbuki aslında bu cümleler birbirinden bağımsız birer fıkra halindedirler ve doğrusu da budur. Bu sebeple madde, bu tasarıda da iki ayır fıkra haline konulmuştur.

    3) Hüküm değişikliği: Bu maddenin müstakil bir fıkra olan ve o hale konulmuş bulunan ikinci cümlesi uygulamada güçlükler yarattığından ve esasen usul hukukunu ilgilen-dir-diğinden, fıkrada hüküm değişikliği yapılarak, isbat tarzı usul kanunlarına bırakılmıştır: 

    “II. Resmi belgelerle ispat.

    Madde 7– Resmi kütük ve senetler, içindekilerin doğru olmadığı ispatlanmadıkça, belgeledikleri olaylar için tam delil sayılırlar.

    Bunların içindekilerin doğru olmadığını ispat, usul ya-salarına bağlıdır.”