• “1998 ve 1999 Tasarısı”ndaki Gerekçe

     “Madde 721 - Yürürlükteki kanunun 647 nci maddesini karşılamaktadır.

    Yürürlükteki maddenin ‘Tahdit eden şeylerin hükmü’ şeklindeki kenar başlığı İsviçre Medenî Kanununun 670 inci maddesine uygun olarak ‘Sınırlıklar üzerinde paylı mülkiyet’ şeklinde değiştirilmiştir. Madde arılaştırılmak suretiyle yeniden kaleme alınmıştır. Hüküm değişikliği yoktur.”



  • “1984 Tasarısı”ndaki Gerekçe:

     

    ‘Madde 642 - Madde, yürürlükteki kanunun 647.madde-sini karşılamaktadır. Başlık kaynak İsviçre Medenî Kanununun 670. maddesinin Almanca metnine uygun olarak “Sınırlılıklar üzerinde paylı mülkiyet” şeklinde değiştirilmiştir. Hüküm deği-şikliği yoktur.’:

     

    3. Sınırlıklar üzerinde paylı mülkiyet

    Madde 642 - İki taşınmazı birbirinden ayırmaya yarayan duvar, parmaklık, çit gibi sınırlıklar, aksi isbat edilmedikçe her iki komşunun paylı malı sayılır.”


  • “1971 Tasarısı”ndaki Gerekçe:

     

    ‘1) Terim ve ifade: Maddenin kenar başlığındaki “tahdit eden şeylerin hükmü” ibaresi yerine, “sınırlıkların mülkiyeti” terimi kullanılmak suretiyle Almanca aslına uygun olarak, ta-şınmazları sınırlayan şeylerde paylı mülkiyet esasının uygulanacağının anlamı, yani maddenin kapsamı bu kenar başlıkta daha iyi belirtilmiştir. Maddenin metninde, açıklık bakımından bazı küçük ifade değişiklikleri yapılmış, özellikle iki taşınmaza sınır olan nesnelerde paylı mülkiyetin var olduğu belirge (ka-rine) olarak kabul edildiği açıkça gösterilmiştir. Maddenin so-nundaki “...... paylı malı sayılır” ibaresi burada bir belirge (karine) olduğunu açıklıyor. Bundan maksat böyle bir sınırlıkta meselâ bir duvarda doğrudan doğruya kendisinin bağımsız mül-kiyet sahibi olduğunu iddia eden taraf, bu sınırlığın paylı mal olmadığını, yani belirgenin (karinenin) aksini ispat etmekle yükümlü olacaktır. Şu noktayı da özellikle gözönüne koymak gerekir ki; eğer sınırlık, bir tahta perde, parmaklık, çit, tel kafes, dikenli tel gibi taşınır eşya kurallarına bağlı bulunan nesnelerden ise, burada sadece bu taşınır nesnelerin üzerinde paylı mülkiyet hükümleri yürüyecek, ancak komşulardan biri bu nesnelerin kendisine ait olduğunu ispat ettiği takdirde, tabia- tiyle maddenin koymuş olduğu belirge (karine) çürüyecek ve düşecektir; fakat buna karşılık, eğer barı (sınırlık) meselâ taştan veya tuğladan veya beton veya birketten yapılmış duvarlarda olduğu gibi, bir temele ihtiyaç gösteren ve toprak üzerinde oldukça enli bir yer kaplayan inşaattan olup da, bu duvar komşulardan yalnız birinin toprağı üzerinde yapılmışsa tabiatiyle paylı mülkiyet belirgesi (karinesi) söz konusu olamaz; zira bu takdirde o duvar, üzerinde yapılmış olduğu toprağın bütünleyici parçası olup, o toprak sahibinin mülküne girer. Ancak böyle temel üzerine yapılmış yukarıdaki nitelikte bir duvar, her iki toprak sahibinin toprağı üzerinde bir şerit gibi yerde yapıl-mışsa, bu duvarın dikey olarak yarısının bir komşuya öteki yarısının öbür komşuya ait olduğu düşünülebileceğinden, böyle bir duvarın ve üzerinde bulunduğu toprak sınırının (paylı mül-kiyet) kurallarına tabi olacağını, Medenî Kanunun 647 nci maddesiyle açıklamış bulunmaktadır. Fakat şunu da hatırlatmak gerekir ki; gelecekteki çekişme ve anlaşmazlıkları önlemek için bu durumu haritalarda işaret etmek lâzımdır. Eğer tapu plâ-nında bir işaret yoksa bunun tersini ispat etmek yani duvarın sadece komşulardan birinin toprağı üzerine yapılmış olduğunu tanıtlamak da mümkündür. İşte bütün bu sebeplerle kanun koyucu bu maddeye kesin bir kural koymayarak, sadece bir karine koymuştur. Ön tasarıda bütün bu noktalar gözönünde tutularak, maddenin ifadesi ona göre açıklığı kavuşturulmuş-tur.

    2) Biçim değişikliği, yoktur.

    3) Hüküm değişikliği: 647 nci maddenin koymuş olduğu kural, emredici bir hukuk kuralı olmayıp, tamamlayıcı bir kural olduğundan, komşular bunun tersine sözleşme yaparak, bir taraf kendi toprağından bir şerit vermeyi öbür taraf ise yapılacak barının, meselâ duvarın masraflarını yüklenmeyi kabul etmiş olabilir. Böylece yapılacak duvarın mülkiyeti yapıldığı toprak malikine ait olur. İşte bu imkânı sağlamak için ön tasa-rıda 647 nci maddeye “tersine bir anlaşma olmadıkça” ibaresi eklenmiştir.’:

     

    3. Sınırlıkların mülkiyeti

    Madde 647 - İki taşınmazı sınırlayan duvar, çit, parmaklık gibi sınırlıklar, tersine bir anlaşma olmadıkça, her iki kom-şunun paylı malı sayılır.”