-
«1998 ve 1999 Tasarısı»ndaki Gerekçe
Madde 643 - Yürürlükteki kanunun 584 üncü maddesini karşılamaktadır.
Kenar başlığı, madde içeriğini kapsayacak biçimde «Cenin nedeniyle erte-leme» olarak değiştirilmiştir.
Maddenin İsviçre Medenî Kannunun 605 inci maddesindeki aslında «ana rahmine düşmüş çocuk»tan söz edilmemiştir. Yürürlükteki metinde de «mirasçılar arasında cenin varsa» ifadesi kullanılmıştır. Bu ifadeler isabetlidir. Zira tıp ala-nında, çocuğun ana rahminde olması zorunluluğunu ortadan kaldıran, henüz ana rahminde olmayıp da ana rahmine yerleştirilecek biçimde embriyo durumunda belirli yerlerde ve belirli yöntemlerle saklandığı gibi gelişmeler olmuştur.
Madde kaynak kanuna uygun olarak iki fıkra hâline getirilmiştir. İkinci fıkrada «nafakaya muhtaç ise» sözleri yerine amaca daha uygun olarak «muhtaç ise» deyimi kullanılmıştır. Zira burada bir nafaka istemi ve bakım yükümlülüğünden bağımsız olarak «ananın muhtaç olması» ölçüsü geçerlidir. Maddede hüküm değişikliği yoktur.
-
«1984 Tasarısı»ndaki Gerekçe:
‘Madde 567 - Madde, yürürlükteki kanunun 584.madde-sini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur. Madde kaynak İsviçre Medenî Kanununun 605.maddesinde uygun olarak iki fıkra hâlinde düzenlenmiştir.’:
«C. Paylaşmanın ertelenmesi
Madde 567 - Mirasın açıldığı tarihte ana rahminde bir çocuk varsa paylaşmanın doğuma kadar ertelenmesi zorunludur.
Ana, doğuma kadar muhtaç olduğu geçim giderlerinin terekeden sağlanmasını isteyebilir.»
-
«1971 Tasarısı»ndaki Gerekçe:
‘1) Terim ve ifade: Terimler yukarı ki maddelere uydurulmuş, ifade sadeleştirilmiştir. Özellikle dilimize, yasalarımıza ve yargılama usulüne girmiş olan «erteleme» sözü, «talik» yerine teknik bir terim olarak konulmuştur. İfadede bazı düzeltmeler yapılmıştır. Meselâ mirasçılığa manzet olan aile arasında, ana karnında bir çocuk bulunabilir, fakat bu çocuk başka bir zümreye girdiğinde mirasçılığı söz konusu olmayabilir. Zaten cenin sağ olarak doğmadan mirasçı da olamaz. Bu sebeple ikinci fıkrada «...... henüz ana karnında bulunan çocuk doğunca mirasçı olacaksa» deyiminin kullanılması uygun bulunmuştur.
2) Biçim değişikliği: İki müstakil kuralı kapsayan bu madde, ayrı ayrı iki fıkra haline konulmuştur.
3) Hüküm değişikliği: Maddenin ikinci fıkrasının şimdiki metninde, hamile bulunan ananın kalıttan bakılmayı isteme hakkı, hamilelik süresi ile sınırlandırılmıştır. İsviçre aslında «bu süre içinde» kaydı yoktur. Ancak orada «çocuğun anası da bakı-ma muhtaç ise kalıttan yararlanma isteminde bulunabilir» şeklinde bir kural vardır. Medenî Kanun Komisyonu bu kuralın olduğu gibi alınmasını sakıncalı görmüştür. Çünkü bu yararlanma hakkı geniş bir haktır. Böyle bir kadın bütün kalıt üze-rinde yararlanma hakkına sahip olduğunu, bu kurala dayanarak isteyebilir. Bundan başka bu hakkın bir süre ile sınırlanmaması anlaşmazlıklara ve öteki mirasdaşların zararına sebep olabilir. Bu yüzden fıkradaki «yararlanma hakkı» yerine «bakılma hak-kı» deyimi daha uygun görülmüş ve bu hakkın, miras bırakanın ölümünden başlayarak çocuğun doğumunda üç ay sonrasına kadar süreceğine dair bir kural eklenmiştir. Böylece ana, çocuk doğar doğmaz, güç durumda, darlık ve yoksulluk içinde kalmamış olacaktır.’:
«C. Paylaştırmanın ertelenmesi
Madde 584 - Miras bırakanın altsoyu ile birlikte mirasçı olan ana babasının yararlanım hakları süresi içinde gelire çev-rilmeden önce miras paylaştırılamaz.
Mirasın geçişi tarihinde henüz ana karnında bulunan çocuk doğunca mirasçı olacaksa, mirasın paylaştırılması çocu-ğun doğumuna bırakılır; böyle bir çocuğun bakıma muhtaç durumda olan anası, mirasbırakanın ölümünden başlıyarak çocuğun doğumundan üç ay sonraya değin kalıttan bakılmasını isteme hakkına sahiptir.»