• “1998 ve 1999 Tasarısı”ndaki Gerekçe

     «Madde 472 - Yürürlükteki kanunun 416 ncı maddesini karşılamaktadır.

    Madde kenar başlığıyla birlikte yeniden kaleme alınmıştır. Kaynak kanunda bu maddeyi karşılayan 433 üncü maddenin kenar başlığı “Vesayetin sona erme koşulları” şeklindedir. 1984 tarihli Öntasarıda da aynı deyim kullanılmıştır. Oysa bu maddede vesayetin sona erme sebepleri düzenlenmiştir. Bu nedenle “vesayetin ref’i şartları” biçimindeki kenar başlık “Kaldırılması” olarak değiştirilmiştir.

    Maddenin birinci fıkrası arılaştırılmak suretiyle yeniden kaleme alınmıştır. Bu maddede yer alan “asliye mahkemesi” deyimi yerine vesayete son verme görev ve yetkisi vesayet makamına ait olduğundan “vesayet makamı” deyimi kullanılmıştır.

    İkinci fıkrada vesayeti gerektiren sebebin ortadan kalkmış olması durumunda vesayet makamının vesayetin sona ermesine karar vermesi gerektiği hükme bağlanmıştır.

    Maddenin üçüncü fıkrası kısıtlı ve menfaati bulunan ilgililerden herbirinin vesayetin kaldırılmasını istemesine olanak tanımaktadır.»


    *


  • “1971 Tasarısı”ndaki Gerekçe

     

    ‘1) Terim ve ifade: Terimler öteki maddelere ve Anaya-sa’ya uygun duruma getirilmiş, kenar başlıklar kısaltılmış, ifade sadeleştirilmiştir.

    2) Biçim değişikliği: Maddenin birinci fıkrası ayrı ayrı iki kuralı kapsadığından iki fıkraya ayrıldığı için, bu madde, son fıkra ile birlikte, üç fıkra haline gelmiştir.

    3) Hüküm değişkilği: Bu maddedeki (asliye mahkemesi) yerine (vasilik makamı), yani yürürlükte bulunan metne göre (sulh mahkemesi) konulmuştur. Bu maddenin İsviçre aslında bu konuda (yetkili makamlar) tabiri kullanılmaktadır; bunun sebebi bu makamların İsviçre’de kantondan kantona değişik oluşudur. Medenî Kanun Türkçe’ye çevrilirken bu (yetkili ma-kamlar) deyimi 416 ncı maddeye (mahkemei asliye) şeklinde geçirilmiştir. Halbuki (sulh mahkemesi) denilmek lâzım gelirdi. Zira vasilik altına alınmaya karar veren mahkemenin, kısıt sebebi ortadan kalkınca bu vasiliğin kaldırılmasına da karar vermesi kadar tabii bir şey olamaz. Vasiliğin kaldırılmasına karşı bir itiraz yapılırsa bunu elbette denetim makamı olan asliye mahkemesi inceleyecek ve bir karara bağlayacaktır. Bu maddede yapılan kural değişikliğinin sebebi budur.’:

     

    C. Öteki vesayetlilerde vasiliğin kaldırılması.

    I. Şartları.

    Madde 416 - Öteki kimseler üzerindeki vasilik, vasilik makamınca kaldırılmakla sona erer.

    Kısıt sebebi kalmayınca vasîlik makamı vasiliği kaldırmak zorundadır.

    Vasiliğin kaldırılması kısıtlı ve her ilgili tarafından istenebilir.”


  • “1984 Tasarısı”ndaki Gerekçe

     

    ‘Madde 396 - Madde, yürürlükteki kanunun 416. madde-sini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur.’:

     

    C. Diğer kısıtlılarda

    I. Vesayetin sona erme şartları

    Madde 396 - Diğer kısıtlılar üzerindeki vesayet, yetkili sulh hâkiminin kararıyla sona erer.

    Kısıtlamayı gerektiren sebebin ortadan kalkması üzerine hâkim, vesayetin sona ermesine karar vermekle yükümlüdür.

    Kısıtlı ve her ilgili, vesayetin kaldırılması isteminde bulunabilir.”