«Madde 454 - Yürürlükteki Kanunun 397 nci maddesini karşılamaktadır.

Maddenin konu başlığı kaynak Kanunun 413 üncü maddesine uygun olarak “Malvarlığının yönetilmesi” şeklinde değiştirilmiştir. İsviçre Medenî Kanununun 413 üncü maddesinde vasinin iki yılda bir hesap vermesi öngörüldüğü hâlde maddede bu süre bir yıl olarak korunmuştur. Yine İsviçre Medenî Kanununun 413 üncü maddesinin ile yürürlükteki 397 nci maddesinin ikinci fıkrasında vesayet altındaki kişinin temyiz kudretine sahip olması ve onaltı yaşında bulunması hâlinde hesabın hâkim tarafından incelenmesi sırasında hazır bulundurulması öngörülmüştür. Böyle bir yaş sınırının her zaman doğru bir çözüm olamayacağı göz önünde tutulmak ve Çocuk Hakları Sözleşmesi ile uyumu sağlamak üzere yaş sınırı koyma yerine 450 nci maddede olduğu gibi “görüşlerini oluşturma ve açıklama yeteneğine sahip” olma ölçüsü getirilmiştir.

Madde İsviçre Medenî Kanununun 413 üncü maddesine uygun olarak üç fıkra hâline getirilmiştir.»

‘Madde 378 - Madde, yürürlükteki Kanunun 397. maddesini karşılamaktadır. Yürürlükteki metindeki “sulh mahkemesi” deyimi yerine “sulh hâkimi” deyimi konulmuştur. Madde üç fıkra hâlinde düzenlenmiştir.’:

“C. Malların yönetilmesi

I. Yönetim ve hesap tutma görevi

Madde 378 - Vasi, vesayet altındaki kişinin malvarlığını özenle yönetmek zorundadır.

Vasi, yönetimin hesabını tutmak ve sulh hâkiminin belirlediği tarihlerde ve herhalde yılda bir defa hesabı onun incelemesine sunmakla yükümlüdür.

Vesayet altına alınan kişi ayırım gücüne sahip ve onbeş yaşını tamamlamış ise, hesabın hâkim tarafından incelenmesi sırasında mümkün olduğu takdirde hazır bulundurulur.”

‘1) Terim ve ifade: Terimler öteki maddelere uydurulmuş, ifade sadeleştirilmiştir. 296 ncı maddenin gerekçesinde belirtilen sebeplerle bu maddedeki (mallar) kelimesi yerine (malvarlığı); ve (temyiz kudretine haiz) terimi yerine de onuncu maddenin gerekçesinde belirtilen sebeplerle (sezgin) terimi konul-muştur.

2) Biçim değişikliği: Yürürlükteki metinde iki fıkraya ayrılmış olan 397 nci madde, esasında üç ayrı kuralı kapsadığından, aslında olduğu gibi üç müstakil fıkraya ayrılmıştır.

3) Hüküm değişikliği: Bu maddenin birinci ve ikinci fıkralarında ifade ve terim değişikliklerinden başka bir değişiklik olmadığı halde üçüncü fıkrasında bir kural değişikliği yapılmış ve onaltı yaş sınırı onbeş yaşa indirilmiştir. Böylece sezgin olan ve onbeş yaşını doldurmuş bulunan vesayet altındaki kimse, eğer mümkünse, hesap görülürken birlikte bulundurulur. Onaltı yaşın onbeş yaşa indirilmesinin sebebi yukarıda 393 üncü maddenin gerekçesinde açıklanmıştır. Bu fıkradaki (hesap görü-lürken) den maksat (vasilik makamının hesabı incelendiği sıra-da) demek olmayıp vasinin yılda bir defa bu makama sunulmak üzere hesapları yaparken vesayetlinin birlikte bulundurulma-sıdır. Eğer bu mümkün değilse vasi hiç olmazsa yaptığı hesapları vasilik makamına sunmadan önce, sezgin ve onbeş yaşını dol-durmuş olan vesayetliye göstermelidir. Meselâ vesayetli yatılı bir okulda veya bir seyahatte bulunuyorsa, bütün hesapların dökümü yapılırken birlikte bulunması mümkün olmaz, ancak bu hesaplar vasilik makamına sunulmadan önce ana çizgileriyle ona gösterilir veya bildirilirse, bu fıkra ile güdülen amaç yerine getirilmiş olur.’:

“C. Malvarlığının yönetilmesi.

I. Yönetme ödevi ve hesap tutma.

Madde 397 - Vasi, vesayetlinin malvarlığını tedbirli bir yönetici gibi yönetmekle ödevlidir.

Vasi bu malvarlığının hesabını tutmak ve vasilik ma-kamınca saptanan tarihlerde ve en az yılda bir defa bu makamın incelenmesine sunmak zorundadır.

Vesayetli sezgin ve onbeş yaşını bitirmiş ise, hesap görü-lürken, mümkünse beraber bulundurulur.”