• “1998 ve 1999 Tasarısı”ndaki Gerekçe

     “Madde 1004 - Yürürlükteki kanunun 914 üncü maddesini karşılamaktadır. Taşınmazın tek bir bölgede bulunması durumunu düzenlediğinden, kenar başlık da buna göre düzeltilmiştir.”



  • “1984 Tasarısı”ndaki Gerekçe

     

    ‘Madde 922 - Madde, yürürlükteki kanunun 914 ve 915. maddelerini karşılamaktadır. İster tek bölgede, ister birden çok bölgede yer alsın, taşınmazların hangi sicile kaydedileceği meselesinin aynı madde içinde düzenlenmesi uygun görülmüştür. Böylece 914. maddenin tek cümleden ibaret kalması da önlenmiş olmaktadır.’:

     

    II. Tapu sicilinin tutulması

    1. Yetki

    Madde 922 - Taşınmazlar, bulundukları bölgenin tapu siciline kaydedilir.

    Taşınmaz birden çok bölgede yer alıyorsa, diğer bölge sicillerine kayıtlı olduğu belirtilmek suretiyle her bölgedeki sicile ayrı ayrı kaydedilir.

    Böyle bir taşınmaza ilişkin tescil talepleri ve tescil işlemleri taşınmazın büyük kısmının bulunduğu bölgede yapılır ve yapılan tescil, kütüğüne işlenmek üzere diğer bölgelerdeki tapu idarelerine bildirilir.”


  • “1971 Tasarısı”ndaki Gerekçe

     

    ‘1) Terim ve ifade: Terimler yukarıki maddelere uygun duruma getirilmiş, ifade sadeleştirilmiştir. Maddenin ikinci ke-nar başlığındaki (selahiyet) kelimesi yerine (kayıt yeri) denil-miştir; zira burada herhangi bir memurun veya makamın yet-kisinden ziyade, taşınmazların hangi tapu kütüğüne kaydolunacağı belirlenmektedir. Bu maddenin birinci fıkrası, yürürlükteki metnin 914 üncü maddesini karşılamaktadır. Bu fıkrada (kayıt) terimi yerine (tescil) terimi kullanılmıştır; zira yukarıda 911 inci maddede dahi yine tescil deyimine yer verilmiştir. Kayıt kelimesi genel nitelikte olan ve hem tescil, hem şerh hem de işaret ve beyan yazımları gibi bütün tapu kayıtlarını içine alan bir terimdir. Oysa (tescil) doğrudan doğruya ayni hak kuran bir tapu kaydıdır. Tapu kütüğüne ilişkin aşağıdaki maddelerde de bu terimlerin herbirine özgü olan yerlerde kullanılmasına özellikle dikkat edilmiştir.

    2) Biçim değişikliği: Yapılan eklemeler dolayısiyle bu madde üç ayrı fıkra haline gelmiştir.

    3) Hüküm değişikliği: Bu madde yürürlükteki metnin 914 üncü ve 915 inci maddelerinin birleştirilmesi suretiyle meydana getirilmiştir. Aşağıda tapu harçlarına dair bir madde (916 ncı madde) eklenmiş olduğundan, 914 üncü ve 915 inci maddelerin birbiriyle olan yakın ilgisi gözönüne alınarak bunların birleş-tirilmesi Medeni Kanunun madde numaralarının değişmesini önlendikten başka, ilgili konuların bir tek madde içinde birleştirilmesi, uygulamada kolaylık sağlayacaktır. Yürürlükteki metnin 914 ve 915 inci maddelerinde (mıntıka) lardan sözedilmektedir; zira İsviçre’de idarî teşkilat ve taksimattan ayrı ola-rak, (tapu mıntıkaları) vardır. Bizde böyle özel tapu mıntıkaları bulunmadığından bu maddelerdeki (mıntıka) deyiminin anlamı ve uygulama alanı yoktur. Bizde idarî taksimata paralel olarak, (tapu idarelerinin bulundukları yerler), daha doğrusu (bu ida-relere tabi olan yerler) sözkonusudur. Bu sebeple bu maddeler ona göre değiştirilmiş ve (mıntıka) kelimeleri maddeden çıka-rılmıştır. Böylece 914 ve 915 inci maddelerin birleştirilmesiyle yeniden yazılan 914 üncü maddenin (kayıt yeri) ne ilişkin bütün esaslı kurallarının birarada toplaması, uygulamayı kolaylaştıracaktır.’:

    II. Tapu kütüğünün tutulması

    1. Kayıt yeri

    Madde 914 - Her taşınmaz, bulunduğu yerin tapu kütü-ğüne tescil olunur.

    Bir taşınmaz, birden çok tapu idaresine bağlı yerlerde bulunuyorsa, öteki yerlerdeki kütüklerde de kayıtlı olduğu gös-terilmek suretiyle, her bölgedeki kütüğe ayrı ayrı tescil olunur.

    İstemler ve hak kurucu kayıtlar, bu durumdaki taşınmazın en büyük parçasının bulunduğu yerin tapu kütüğüne geçirilir ve bu kütüğe yapılan kayıtların örneği tapu memurunca, öteki yerlerin tapu idarelerine gönderilir.