-
Adalet Komisyonu Raporu
«Tasarının 308 inci maddesinin son fıkrasındaki “rızasıyla” kelimesi “izniyle” olarak değiştirilmiştir.»
-
«1998 ve 1999 Tasarısı»ndaki Gerekçe
«Madde 308 - Madde İsviçre Medenî Kanununun 265 inci maddesinden, bu hükmün birinci fıkrasında değişiklik yapılmak suretiyle alınmıştır. Sözkonusu değişiklik, kaynak maddedeki onaltı yaş farkı sınırının birinci fıkrada onsekize çıkarılmış olmasıdır. İkinci ve üçüncü fıkralar, yürürlükteki Kanunun 254 üncü maddesini karşılamaktadır.»
-
“1984 Tasarısı”ndaki Gerekçe:
‘Madde 239 - Madde, yürürlükteki Kanunun 254. maddesini karşılamaktadır. Ayrıca yürürlükteki 255.maddede evlât-lığın eşine ilişkin hüküm, tasarıda evlâtlığa ait şartları düzenleyen bu maddeye alınmıştır. Kısıtlılara ilişkin hüküm de ayrı bir fıkrada düzenlenmiştir.’:
«II. Evlatlık için
1. Genel olarak
Madde 239 - Ayırım gücüne sahip olan kimse, rızası olmadıkça evlât edinilemez.
Küçüklerin evlât edinilmeleri ana ve babalarının rıza-larına bağlıdır.
Kısıtlıların evlât edinilmelerinde vesayet makamının izni gereklidir.
Evli bir kimsenin evlât edinilmesi eşinin rızasına bağ-lıdır.»
-
“1971 Tasarısı”ndaki Gerekçe:
‘1) Terim ve ifade: Terimler yukarıki maddelere uygun duruma getirilmiş, ifade sadeleştirilmiştir.
2) Biçim değişikliği: Madde, aslında olduğu gibi iki fıkra haline konulmuştur.
3) Hüküm değişikliği: Bugünkü metnin ikinci fıkrasındaki (hakim) deyimi uygulamada karşılık doğurmakta ve hattâ bu yüzden düşülen yanılmalar yüzünden birçok evlâtlık sözleş-meleri bozdurularak evlâtlıklar mağdur duruma düşürülmektedir. Bu sebeple bu maddedeki (hakim) den maksadın vasilik katları olduğunu, yani Sulh mahkemesinin onamından sonra Asliye mahkemesinin onayının da kısıtlılar ve vasilik altındaki küçükler için şart bulunduğunu açık bir şekilde belirtmek daha doğru ve gerekli görülmüş ve böylece ikinci fıkranın ifadesi, uygulamada herhangi bir tereddüt doğurmayacak biçime sokul-muştur.’:
«II. Evlâtlık için.
Madde 254 - Evlâtlığa alınacak kimse sezgin ise, evlâdedi- nilmesi için kendisinin onamı şarttır.
Evlâtlığa alınacak kimse sezgin bile olsa, velâyet altında bulunan bir çocuk ise ana ve babasının onamı olmadıkça; kısıtlı veya vasilik altında bulunan bir küçük ise vasilik katı olan sulh mahkemesinin onamı ve asliye mahkemesinin onayı bulunma-dıkça evlâdedinilemez.»