• 5092 sayılı Kanuna ait Hükümet Tasarısı Gerekçesi

     «Maddeyle, on günlük sürede dava açmamanın yaptırımının alacaklının itiraza uğramış olan alacağının maddi hukuk bakımından sona ermesi olmadığı; bu durumda sadece onun teminattan yararlanma ve konkordatoyu feshettirme hakkının düştüğü açıklığa kavuşturulmuştur.»



  • 4949 sayılı Kanuna ait Hükümet Tasarısı Gerekçesi

     «Maddeyle, alacağı borçlunun itirazı ile karşılaşan alacaklının yedi gün içinde dava açmamasının hukuki sonucu hakkında, öğretideki tartışmalar ve eleştiriler dikkate alınarak, 302 inci madde yeniden düzenlenmiştir. Böylece, yedi günlük süre içinde dava açmamanın yaptırımıınn, alacaklının itiraza uğramış olan alacağının maddi hukuk bakımından sona ermesi olmadığı; bu durumda sadece onun teminattan yararlanma ve konkordatoyu feshettirme hakkının düştüğü açıklığa kavuşturulmuştur. Alacaklının yedi günlük süre içerisinde dava açmaması nedeniyle alacak hakkının maddi hukuk bakımından sona ermesi şeklindeki yaptırım son derece ağırdır. Zaten öğretideki tartışmaların kökeninde de büyük ölçüde bu yaptırımın sertliği bulunmaktadır. Yeni düzenlemeyle, alacaklının içtinabı ile yaptırım arasında bir denge sağlanmış olmaktadır. Buna mukabil, konkordatonun tasdikinin süratle sonuçlanmasını teminen yedi günlük dava açma süresi, alacağı itiraza uğramış olan alacaklılar tasdik duruşmasında hazır bulunsunlar veya bulunmasınlar, tefhimden başlatılmıştır. Şu halde, yeni düzenlemede, alacağı itiraza uğramış olan alacaklılar konkordatonun tasdikine ilişkin safahatı yakından takip etmek zorunda kalacaklardır. Yedi günlük süre içinde dava açılmamasının birinci sonucu alacaklının teminattan yararlanamamasıdır; buradaki teminat İcra ve İflâs Kanununun 298'inci maddesinin 1 inci fıkrasının (3) nolu bendindeki teminat ile 305 inci maddesi uyarınca bankaya yatırılmış paradır. İkinci sonuç ise alacağı itiraza uğramış alacaklının konkordatoyu 307 ve 308 inci maddeler uyarınca feshettirememesidir. Alacağı itiraza uğramış olan alacaklı yedi günlük süre içinde açması gereken davayı tasdik kararını vermiş olan asliye ticaret mahkemesinde açacaktır. Çünkü bu dava, konkordato ile çok yakın ilişki içinde olan bir davadır. Böylece uygulama ve öğretideki tereddütlerin giderilmesi amaçlanmıştır. Davanın süratle görülüp çözümlenmesi için, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 507 inci maddesinin (1) numaralı bendinin aynı Kanunun 176 ıncı maddesinin 1 inci fıkrasının (9) numaralı bendine yaptığı yollamanın bu açıdan yetersiz addedilmesi ihtimaline binaen, basit yargılama usulüne göre görüleceği açıkça ifade edilmiştir.»



  • 3222 sayılı Kanuna ait Hükümet Gerekçesi

     «302 nci maddede, alacağı itiraza uğramış alacaklıya dava açması için verilen sürenin başlangıcı belirsizdi. Yapılan değişiklikle, bu müddetin başlangıç tarihi kesin olarak belli edilmiştir.»



  • 7101 sayılı İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunda Yer Alan Gerekçe

    Maddeyle, alacaklılar toplantıları ve projenin kabulü için gerekli çoğunluk düzenlenmektedir. Konkordato projesi rehinli alacaklılar ve diğer alacaklılar tarafından ayrı ayrı müzakere edilip oylanacaktır. Kaydedilmiş rehinli alacakların üçte ikisini aşan bir çoğunluk tarafından imza edilen proje, rehinli alacaklılar bakımından kabul edilmiş sayılacaktır. Proje diğer alacaklılar tarafından da müzakere edilecektir. Burada da iki ayrı çoğunluk seçeneği öngörülmektedir. Yapılacak toplantılarda alacaklı sınıflarından birinin projeyi kabul etmesi diğerinin kabul etmemesi ihtimali söz konusu olabilir. Tasarıyla, kabul veya reddin diğer tarafı etkilememesi ve her iki alacaklı sınıfının bağımsız olarak değerlendirilmesi uygun görülmektedir.

    Oylamada sadece konkordato projesinden etkilenen alacaklılar oy kullanabilecektir. Kanunun 206 ncı maddesinin birinci sırasında yazılı imtiyazlı alacakların alacaklıları ve borçlunun eşi, anası, babası ve çocuğu alacak ve alacaklı çoğunluğunun hesabında dikkate alınmayacaktır. Çekişmeli veya geciktirici koşula bağlı yahut belirli olmayan bir vadeye tabi alacakların hesaba katılıp katılmamasına ve ne oranda katılacağına mahkeme karar verecektir. Şu kadar ki bu iddialar hakkında ileride mahkemece verilecek hükümler saklı tutulmaktadır.

    Konkordato projesinin müzakereleri sonucunda oluşturulan konkordato tutanağı, kabul ve ret oylarını içerecek şekilde derhal imza altına alınacak ve komiser, alacaklılar toplantılarının tamamlanmasından itibaren en geç üç gün içinde konkordatoya ilişkin bütün belgeleri, konkordato projesinin alacaklı sınıfları tarafından kabul edilip edilmediğine ve tasdikinin uygun olup olmadığına dair gerekçeli raporunu mahkemeye tevdi edecektir.


  • 7101 sayılı İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunda Yer Alan Alt Komisyonu Önerge Metni ve Gerekçesi

    Alt Komisyonu Önerge Metni:

    Görüşülmekte olan 1/913 Esas numaralı Kanun Tasarısının Çerçeve 29 uncu maddesiyle değiştirilmesi öngörülen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 302 nci maddesinin başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.

    “Alacaklılar toplantısı ve projenin kabulü için gerekli çoğunluk:

    MADDE 302- Komiser alacaklılar toplantısına başkanlık eder ve borçlunun durumu hakkında bir rapor verir.

    Borçlu gerekli açıklamaları yapmak üzere toplantıda hazır bulunmaya mecburdur.

    Konkordato projesi;

    a) Kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya

    b) Kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini,

    aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş ise kabul edilmiş sayılır.

    Oylamada sadece konkordato projesinden etkilenen alacaklılar oy kullanabilir. 206 ncı maddenin birinci sırasında yazılı imtiyazlı alacakların alacaklıları ve borçlunun eşi, anası, babası ve çocuğu alacak ve alacaklı çoğunluğunun hesabında dikkate alınmaz.

    Rehinle temin edilmiş olan alacaklar, komiser tarafından takdir edilen kıymet sonucunda teminatsız kaldıkları kısım için hesaba katılırlar.

    Çekişmeli veya geciktirici koşula bağlı yahut belirli olmayan bir vadeye tabi alacakların hesaba katılıp katılmamasına ve ne oranda katılacağına mahkeme karar verir. Şu kadar ki bu iddialar hakkında ileride mahkemece verilecek hükümler saklıdır.

    Konkordato projesinin müzakereleri sonucunda oluşturulan konkordato tutanağı, kabul ve ret oylarını içerecek şekilde derhal imza olunur. Toplantının bitimini takip eden yedi gün içinde gerçekleşen iltihaklar da kabul olunur.

    Komiser, iltihak süresinin bitmesinden itibaren en geç yedi gün içinde konkordatoya ilişkin bütün belgeleri, konkordato projesinin kabul edilip edilmediğine ve tasdikinin uygun olup olmadığına dair gerekçeli raporunu mahkemeye tevdi eder.”

    Önerge Gerekçesi:

    Önergeyle, 2004 sayılı Kanunun 302 nci maddesi değiştirilmektedir. Tasarının çerçeve 22 nci maddesiyle değiştirilen Kanunun 295 inci maddesinde rehinli alacaklılarla yapılan müzakere yöntemi özel olarak düzenlendiğinden bu maddede yer alan rehinli alacaklılar toplantısına ilişkin bölüm madde metninden çıkarılmaktadır. Rehinle temin edilmiş alacağın komiser tarafından takdir edilen kıymet sonucunda sadece teminatsız kalan kısmının konkordatoya tabi olduğu vurgulanmakta ve ayrıca alacaklılar toplantısının bitimini müteakip iltihak usulü kabul edilmektedir.


  • 7101 sayılı İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunda Yer Alan Adalet Komisyonu Önerge Metni ve Gerekçesi

    Adalet Komisyonu Önerge Metni:

    Görüşülmekte olan 1/913 Esas numaralı Kanun Tasarısının Çerçeve 29 uncu maddesiyle değiştirilmesi öngörülen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 302 nci maddesinin dördüncü ve beşinci fıkralarının aşağıdaki şekilde değiştirilmesini arz ve teklif ederiz.

    “Oylamada sadece konkordato projesinden etkilenen alacaklılar oy kullanabilir. 206 ncı maddenin birinci sırasında yazılı imtiyazlı alacakların alacaklıları ve borçlunun eşi ve çocuğu ile kendisinin ve evlilik bağı ortadan kalkmış olsa dahi eşinin anası, babası ve kardeşi alacak ve alacaklı çoğunluğunun hesabında dikkate alınmaz.

    Rehinle temin edilmiş olan alacaklar, 298 inci madde uyarınca takdir edilen kıymet sonucunda teminatsız kaldıkları kısım için hesaba katılırlar.”

    Önerge Gerekçesi:

    Önergeyle, maddenin dördüncü fıkrasında yapılan değişiklikle borçlunun kardeşi ile evlilik bağı ortadan kalkmış olsa dahi eşinin anası, babası ve kardeşinin alacak ve alacaklı hesabının çoğunluğunda dikkate alınmayacağı hükme bağlanmaktadır. Beşinci fıkrada ise, önergeyle, 298 inci maddede yapılan değişiklik dikkate alınarak uyum düzenlemesi yapılmaktadır.

    Önergeyle, rehinli taşınmaz malların bu madde kapsamında yapılacak kıymet takdirinin, Sermaye Piyasası Kanunu uyarınca gayrimenkul değerleme uzmanlığı lisansı ile yetkilendirilen kişilere yaptırılabilmesi öngörülmektedir. Maddenin üçüncü fıkrası uyarınca rehinli taşınmaz malın kıymetinin yeniden takdiri mahkemeden istenmişse bu kıymet takdiri de aynı şekilde yaptırılacaktır.