• «1998 ve 1999 Tasarısı»ndaki Gerekçe

     «Madde 571 - Yürürlükteki kanunun 513 üncü maddesini karşılamaktadır.

    Bu maddede öngörülen sürenin zamanaşımı süresi olduğu kabul edilmiş, ayrıca tenkis davasının, vasiyetlerin açılmasından, diğer tasarruflarda ise mirasın açılmasından itibaren beş yılda zamanaşımına uğrayacağı öngörülmüştür.

    Öğretide, maddede öngörülen sürenin zamanaşımı değil, hak düşürücü süre olduğu kabul edilmektedir. İsviçre Federal Mahkemesi de yayımlanan kararında (98 II 176) bu sürenin hak düşürücü süre olduğunu kabul etmiştir.

    Bu nedenlerle, maddenin hem kenar başlığı hem de içeriği itibarıyla değiş-tirilerek, buradaki sürenin hak düşürücü süre olduğu vurgulanmıştır.

    Öte yandan maddede öngörülen beş yıllık hak düşürücü süre İsviçre Medenî Kanununun 533 üncü maddesindeki aslına uygun olarak on yıl olarak değiş-tirilmiştir.

    Maddenin diğer hükümleri arılaştırılmak suretiyle yeniden kaleme alınmış, hüküm değişikliği yapılmamıştır.»



  • «1984 Tasarısı»ndaki Gerekçe:

     

    ‘Madde 495 - Madde, yürürlükteki kanunun 513. maddesini karşılamaktadır.

    Yürürlükteki kanunun 513. maddesinde de iptal dâva-sına ilişkin 501. maddede olduğu gibi başlıkta «Müruru zaman» deyimi kullanıldığı hâlde madde metninde «sakıt olur» deyimine yer verilmiştir. Tasarıda iptal dâvasına ilişkin süreler için kabul edilen esasla uyumlu olarak, bu maddede de sürelerin hak düşürücü süre olduğu başlıkta ve madde metninde belirtilmiştir.

    Diğer taraftan, yürürlükteki Kanunun 513. maddesi, iptal dâvasında olduğu gibi mirasın açılmasından itibaren işleyecek süreyi beş yıl olarak kabul etmiş bulunmaktadır. Tasarıda, iptal dâvasında kabul edilen esas uyarınca bu süre on yıla çıkarıl-mıştır. Diğer taraftan madde, kaynak İsviçre Medenî Kanu-nunun 533. maddesine uygun olarak üç fıkra hâlinde düzenlenmiştir.’:

     

    «IV. Hak düşürücü süre

    Madde 495 - Tenkis dâvası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının ihlâl edildiğini öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl ve her hâlde vasiyetnamelerde açılma tarihinden diğer tasarruf-larda mirasın açılması tarihinden itibaren on yıl geçmekle düşer.

    Bir tasarrufun iptali bir öncekinin yürürlüğe girmesini sağlarsa, süreler, iptal kararının kesinleşmesi tarihinden itiba-ren işlemeye başlar.

    Tenkis iddiası, def’i yolu ile her zaman ileri sürülebilir


  • «1971 Tasarısı»ndaki Gerekçe:

     

    ‘1) Terim ve ifadesi: Terimler yukarıdaki maddelere uygun duruma getirilmiş, ifade sadeleştirilmiştir. Yürürlükteki 513 üncü maddenin birinci cümlesinin sonunda «sakıt olur» deyimi kullanılmış ise de buradaki süre, hak düşürücü bir süre olmayıp, zamanaşımı süresi olduğundan, bu nokta maddede açıkca belirtilmiştir. Bundan başka ikinci fıkradaki «butlan kararının suduru tarihinden itibaren» ibaresi yerine herhangi bir tereddüte yer vermeyecek biçimde daha açık olarak, «geçersizlik kararının kesinleştiği tarihten başlıyarak» denilmiştir. Esasen yürürlükteki metindeki «iptal kararının suduru tari-hi»nden maksat, mahkemenin geçersizlik konusunda verdiği kararın kesinleşmesi tarihi olduğunda, İsviçre ve Türk müellif-leri arasında oybirliği vardır. Bu ifade bu sebeplerle değiş-tiril-miştir.

    2) Biçim değişikliği: 513 üncü maddenin bugün iki cümleden oluşmuş bulunan birinci fıkrası, müstakil iki kuralı kapsadığı için aslında olduğu gibi iki ayrı fıkra haline konulmuş ve böylece madde üç fıkralık bir madde durumuna getirilmiştir.

    3) Hüküm değişikliği: Bu maddenin birinci fıkrasındaki «beş yıllık» zamanaşımı süresi, İsviçre aslında olduğu gibi, ve yukarıda 501 inci maddedeki geçersizlik davasında kabul edil-miş olduğu veçhile «on yıl»a çıkarılmıştır. Çünkü indirim istemi gibi önemli bir hakkın ileri sürülmesi için beş yıllık bir sürenin kabul edilmesi bu hakka sahip olanların zararına görülmüştür. Mirasçıların dokunulmaz paylarına taşıldığını öğrendikleri ta-rihten başlayarak bir yıllık zamanaşımı süresi olduğu gibi bıra-kılmıştır. Borçlar Hukukunda haksız fiiller bahsinde de böyle bir yıllık zamanaşımı kabul edildiği halde haksız fiilin yapıldığı tarihten başlıyarak mutlak bir şekilde «on yıl» lık bir süre kabul edilmiş bulunmaktadır. Bu durumlarda kanun koyucu hak sahibini korumuş iken, indirim istemi hakkına sahip olanları beş yıllık bir zamanaşımı ile bağlamak, hakkaniyete uygun bulunmamıştır. Esasen, yukarıda belirtildiği gibi İsviçre Medenî Ka-nununun bu maddeyi karşılayan 533 ncü maddesinde de on yıllık zamanışımı süresi kabul edilmiş bulunmaktadır.’:

     

    «IV. Zamanaşımı

    Madde 513 - İndirim davası, mirasçıların dokunulmaz paylarına taşıldığını öğrendikleri tarihten başlıyarak bir yıl ve herhalde vasiyetlerde açılma tarihinden, öteki tasarruflarda ise mirasbırakanın ölümünden başlıyarak on yıl geçmekle zama-n-aşımına uğrar.

    Sonraki bir tasarrufun geçersiz kılınması sonucunda ön-ceki bir tasarruf geçerli duruma gelirse, zamanaşımı süreleri, geçersizlik kararının kesinleştiği tarihten işlemeye başlar.

    İndirim iddiası, def’i yoluyla, her zaman ileri sürülebilir.»