• «1998 ve 1999 Tasarısı»ndaki Gerekçe

     «Madde 351 - Yürürlükteki Kanunun 276 ncı maddesinin birinci fıkrasını karşılamaktadır. Yürürlükteki metinde sadece velâyetin kaldırılması sebebinin ortadan kalkması hâlinin düzenlenmiş olmasına karşılık, maddede, genel olarak koruma önlemlerine esas olan durumların değişmesi de gözönünde tutulmuştur.»



  • “1984 Tasarısı”ndaki Gerekçe

     

    ‘Madde 268 - Madde, yürürlükteki Kanunun 276. maddesini karşılamaktadır. Yürürlükteki metinde sadece velâyetin kaldırılması sebebinin ortadan kalkması hâli düzenlenmiştir. Tasarıda, genellikle koruma tedbirlerine esas olan durumların değişmesi de gözönünde tutulmalıdır.’:

    «IV. Durumun değişmesi

    Madde 268 - Durumun değişmesi hâlinde, çocuğun korunmasına ilişkin tedbirlerin yeni şartlara uydurulması gerekir.

    Velâyetin kaldırılmasını gerektiren sebep ortadan kalkmışsa hâkim, kendiliğinden veya ana ya da babanın istemi üzerine velâyeti geri verir.»


  • “1971 Tasarısı”ndaki Gerekçe

     

    ‘1) Terim ve ifade: Terimler yukarıki maddelere ve Ana-yasa’ya uydurulmuş, ifade sadeleştirilmiş ve açıklanmıştır.

    2) Biçim değişikliği, yoktur.

    3) Hüküm değişikliği: 276 ncı maddenin birinci fıkrasındaki (hâkim) kelimesi yerine (vasîlik denetim katı) terimi kullanılmış ve velâyetin geri verilmesini isteme hakkına sahip olanlar arasına (vasîlik katı, yani vasîlik işlerine bakan Sulh Hakimi) de konulmuştur. Bununla güdülen amaç şudur: Bu-günkü yasamıza göre sulh mahkemesi vasîyi atayan (vasîlik katı); asliye mahkemesi ise onu kontrol eden (vasîlik denetim katı) dır. Her ikisi birden (vesayet katları) adını taşır. Medenî Kanunumuzun 347 nci maddesi bunu açıkça belirtmektedir. Günün birinde, yeni (mahkemeler kuruluş kanunu tasarısında olduğu gibi) sulh mahkemesi ve asliye mahkemesi tabirleri kaldırılırsa Medenî Kanunun vesayet ve velâyetle ilgili madde-lerindeki sulh ve asliye mahkemelerinin durumu ne olacaktır? İşte bu sebeple, sulh işlerine bakan ilk mahkeme (vasîlik katı); asliye işlerine bakan ilk mahkeme ise, (vasîlik denetim katı) durumunda olacağından ve velâyetin kaldırılmasıyla ve geri verilmesiyle şimdiye kadar asliye mahkemeleri yetkili kılın-dığından, 276 ncı maddenin metninde (Hakim) yerine (vesayet denetim katı) denilmesi hem daha doğru hem de aslına uygun bulunmuştur; bundan başka, vasî atanması işlerinde yetkili olan ilk mahkemeye, yani vasîlik katına tanınması da uygun ve gerekli görülmüştür.

    Bu maddenin ikinci fıkrasına - Almanca ve İtalyanca metinlerde olduğu gibi - (hiçbir suretle) deyimi eklenmiştir. Bununla güdülen amaç, velâyetin kusur olmadan - meselâ evlen-me dolayısiyle - kaldırılmasında dahi, bir yıl geçmedikçe geri verilemiyeceğini belirtmektir; zira velâyet kaldırılınca çocuğa bir vasî atanacağından ve vasî ise yıllık hesapları düzenleyip hesap vermekle yükümlü olacağından 276 ncı maddenin ikinci fıkrasındaki kural ile çocuğun çıkarlarının korunması sağlanmıştır.’:

     

    «IV. Velâyetin geri verilmesi.

    Madde 276 - Velâyetin kaldırılmasını gerektiren sebep ortadan kalkmışsa vasîlik denetim makamı, kendiliğinden veya baba veya ananın istemi üzerine, velâyeti geri vermekle ödevlidir.

    Velâyet, kaldırılması üzerinden bir yıl geçmedikçe, hiçbir surette geri verilemez.»