• 538 sayılı kanuna ait Hükümet Tasarısı Gerekçesi

     «Bu mevzuda kanunumuzda geniş ve derin tadiller yapılmıştır. Hareket noktası şu olmuştur ki, bizzat rehinin mevcudiyeti vakıası, rehinin paraya çevrilmesi yolu ile takibin, haciz yoluyla takibe kıyas edilmesine manidir. Eski rejimde bu iki yol icapsız olarak birbirine muadil tutulmuş ve nasıl haciz yoluyla takipte mücerret itiraz takibin durmasına yetiyorsa, rehinin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takipte borçlu veya rehini tesis etmiş olan şahsın mücerret itirazı takibi durdurması için kafi görülmüştür. Hâlbuki alacaklı haciz yolu ile takibe girişirken alacağının varlığına delalet edebilecek herhangi bir delil ortaya koymamaktadır. Bu itibarla mücerret itirazın takibi durdurması makuldür. Rehinin paraya çevrilmesi yolunda ise, durum farklıdır. Alacaklı, nasıl olsa rehini, takibin muayyen safhalarında icra memuruna teslim etmek mecburiyetindedir. Böyle olunca rehinin bizatihi mevcudiyeti alacağın varlığına delalet edecek bir mahiyet arz ettiği şüphe götürmez ve bu takdirde sırf borçlunun itiraz etmiş olması sebebiyle takibin durması makul bir durum olamaz.

    Bu yeni kanunumuz; bu mülahazalara kıymet vererek, rehinin paraya çevrilmesi yolunu haciz yolundan farklı esaslara bağlamış bulunmaktadır. Yeni istemde alacaklı rehinle temin olunmuş alacağı hakkında vesikalarını, icra memuruna ibraz edecek ve bunlarda da alacağın muaccel olduğu görüldüğü takdirde icra memuru bu def’a rehinli mala kıymet takdir edecektir. Tabiatıyla bunun yapılabilmesi, alacaklının rehinli malı üzerinde asgari bir hakimiyet tesis etmiş olmasına mütevakkıftır. Aksi takdirde icra memurunun, takdir, kıymet için, rehinli mal ile temas etmesi mümkün olamazdı. Bu suretle icra memurunun bu safhada fonksiyonu, haciz talebine muhatap olan icra memurundan çok farklı olacaktır. İcra memuru alacak hakkındaki vesikaları tetkik ettikten ve rehin hakkındaki bu muameleleri yaptıktan sonra hacizde olduğu gibi artık ödeme emri değil fakat rehinin paraya çevrilmesi yoluna has bir vesika olan ihbarnameyi tanzim edecektir. İhbarname ödeme emrinde yer alan kayıtlardan başka merhunun kanun dairesinde en çok artırma satılacağını gösterecektir (Madde 145). İhbarnamenin tebliğ üzerine borçlu itirazda bulunabilir. Bu itiraz ödeme emrine itiraza nazaran farklı hükümlere tabi kılınmıştır. Evvela itiraz tetkik merciine yapılır. Saniyen, itiraz sebepleri tahdididir. Salisen bu tahdidi sebeplerden muayyen itirazlar, borcun doğmamış veya vadesinin hulül etmemiş olduğu itirazını, doğrudan doğruya alacaklının ibraz ettiği, tediye veya rehnin alacaklı elinde rehinden gayri bir hukuki sebeple bulunduğunu, alacaklıdan sadır olan vesikalara müsteniden dermeyan etmek zorundadır.»


  • Adalet Komisyonu Raporu

    Tasarının rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip hakkındaki hükümleri tamamen yenidir ve mevcut kanundaki sistemden tamamen başkadır. Bu hükümler, önemli yenilik ve kolaylıklar ihtiva etmekte iseler de, gerek sistem gerekse ifade bakımından vazıh olmaktan uzaktır. Komisyonumuz, tasarının bu hususta getirmek istediği yeniliklerden önemli nisbette istifade etmek suretiyle, rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip bahsini yeni baştan ele alıp tanzim etmeyi daha uygun bulmuştur. Bu itibarla bundan sonra Komisyonumuzun teklifi olan maddelerin gerekçesi izah edilmekle yetinilecek, tasarının maddeleri ile komisyonumuzun teklif ettiği maddeler arasındaki irtibat ve farklara ayrı ayrı temas edilmeyecektir.

    Tasarıda senetli ve senetsiz menkul rehni için teklif olunan ayrı ayrı sistemler ve tetkik merciinin iki safhalı tetkikleri, esasen memleketimizde geniş bir tatbikatı olmayan bu takip yolu ile zaruri görülmemiştir. Bu sebeple, rehnin paraya çevrilmesi ile takibe ait özellikleri ayrıca dikkate almak suretiyle, bu konuda ilamsız takip yolunu esas alan yürürlükteki kanunun sistemi muhafaza olunmuştur.

    Bu madde takip talebinin muhtevasını düzenlemekte ve 58 inci maddelerine ilaveten takip talibinde bildirilmesi gereken hususları saymaktadır.