• «1998 ve 1999 Tasarısı»ndaki Gerekçe

     «Madde 353 - Yürürlükteki Kanunun 279 uncu maddesinden ifadesi sade-leştirilmek suretiyle aynen alınmıştır.»



  • “1984 Tasarısı”ndaki Gerekçe

     

    ‘Madde 270 - Madde, yürürlükteki Kanunun 279. madde-sini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur.’:

    «II. Evlilik sona erince

    Madde 270 - Evlilik sona erince velâyet kendisinde kalan eş, hâkime, çocuğun malvarlığının dökümünü gösteren bir defter vermek ve bu malvarlığının mevcudunda veya yapılan yatırımlarda önemli değişiklikleri bildirmek zorundadır


  • “1971 Tasarısı”ndaki Gerekçe

     

    ‘1) Terim ve ifade: Terimler öteki maddelere uydurulmuş, ifade sadeleştirilmiştir.

    2) Biçim değişikliği: Madde, eklenen bir fıkra dolayısiyle, iki fıkra haline konulmuştur.

    3) Hüküm değişikliği: Bugün uygulamada rastlanan üzü-cü olaylardan birisi de çocuğun tek başına velisi olan ana veya babanın, gerek bilgisizlik ve gerek ihmâl veya kasıt yüzünden çocuğun mallarını heder etmesi olayıdır. Medenî Kanunumuzun bugünkü şekli ve 279 uncu maddenin bugünkü metni bu gibi suistimallere engel olabilecek durumda değildir. Gerçi 279 uncu madde, velâyeti tek başına haiz olan ana veya bananın yargıca bir döküm defteri vermesini ve önemli değişiklikleri bildirmesini zorunlu kılmış ise de, yapılan işlemlerin geçersiz olacağına dair bir kuralı kapsamadığından etkili bir müeyyideden yoksun bulunmaktadır. 285 inci maddeye eklenen kurala paralel olarak 279 uncu maddeye de bir kural eklenerek, vasîlik katına yalnız haber verme yeterli görülmeyip çocuğun malvarlığının mevcu-dunda veya yatırımda, velâyeti tek başına haiz olan ana veya baba tarafından yapılacak her önemli değişiklikte vasîlik katının onamının alınması şart kılınmıştır. Bu onam alınmadan yapılan hukukî işlemler geçersiz olacağı için, bunları yapmak isteyen ana veya baba her şeyden önce yargıcın onamını almak zorunluluğu duyacaktır. Gerçi bugün yürürlükte olan metindeki haber verme ödevinin bunu sağlıyacağı ve 285 inci maddede yazılı müeyyideyi harekete geçireceği düşünülebilirse de bu pek müm-kün görülemez; zira ana veya baba 279 uncu madde ile zorunlu kılınan döküm defterini vermez ve malvarlığında meydana ge-len değişikliği bildirmezse, yargıç bunu nereden ve hangi yolla haber alacak ve 285 inci maddedeki müeyyideyi uygulayarak çocuğun çıkarlarını korumak için gerekli tedbirleri ittihaz edecektir? Bu sebeple böyle önemli tasarruflarda vasîlik katının onamını almak şarttır. 278 ve 279 uncu maddelerde velinin çocuk malları üzerindeki tasarruflarına sınır koymakla, veli ile vasi arasındaki fark ortadan kalkmış olmaz. Zira vasî 405 ve 406 ncı maddelerde sayılmış bulunan 21 işlem ve tasarruf hakkında vasîlik makamlarının onam ve onayını almağa ve bundan başka diğer birçok hususlarda denetime tabi olmağa mecbur bulundukları halde, veli sadece bu tasarıda 278 ve 279 uncu maddelere eklenen ve normal yönetim işlerini aşan birkaç tasarruf hakkında vasîlik katının onamını almakla zorunlu tutulmuştur. Bu sebeple veli ile vasî arasında konulan bu sınırlamalara rağmen, yetki bakımından mevcut olan geniş fark olduğu gibi kalmaktadır.

    Uygulamada herhangi bir tereddüt kalmaması için 278 inci, maddedeki kuralın saklı olduğu, ayrı bir fıkra halinde, 279 uncu maddeye eklenmiştir.’:

    «II. Evlilik sona erince.

    Madde 279 - Evlilik sona erince velâyet kendisine kalan eş, vasîlik katına çocuğun malvarlığını gösteren bir döküm defteri vermek ve bu malvarlığının mevcudunda veya yatırı-mında yapacağı her önemli değişiklik için vasîlik katının ona-mını almak zorundadır.

    Velinin, vasîlik katının onamıyla yapabileceği öteki işlemlere ilişkin kurallar saklıdır.»