• «1998 ve 1999 Tasarısı»ndaki Gerekçe

     Madde 641 - Maddenin birinci fıkrası yürürlükteki 582 nci maddenin arılaştırılmak suretiyle tekrarından ibarettir.

    İkinci fıkra ise, İsviçre’de 6 Ekim 1972 tarihinde 633 üncü ve 603 üncü maddelerde yapılan değişiklik göz önünde tutulmak suretiyle kaleme alınmıştır. İsviçre Medenî Kanununun 633 üncü maddesi 6 Ekim 1972 tarihinde yürürlükten kaldırılmış bu madde hükmü 603 üncü maddeye alınmıştır. İsviçre Medenî Kanununun 633 üncü maddesinin karşılığı olan yürürlükteki Kanunun 610 uncu maddesi, bu nedenle maddenin ikinci fıkrası olarak kaleme alınmıştır.

    Bu fıkra sayesinde, yürürlükteki Kanunun 610 uncu maddesinde yer alan bu tür borçlar da mirasçıların müteselsil sorumluluklarına dahil edilmiştir. Böy-lelikle maddede belirtilen çocuklar ile torunlara verilecek uygun tazminat, terekenin paylaşılmasından önce hak sahiplerine ödenecek, bundan sonra, geri kalan tereke değerleri mirasçılar arasında paylaşılacaktır. Ancak bunun için terekenin borç ödemeden acze düşmemesi gerekir. Aksi takdirde belirtilen çocuk ve torunlara böyle bir tazminat ödenmesi yoluna gidilmeyecektir.



  • «1984 Tasarısı»ndaki Gerekçe:

     

    ‘Madde 565 - Maddenin, birinci fıkrası yürürlükteki ka-nunun 582.maddesini karşılamaktadır.

    İkinci fıkra ise, yürürlükteki Kanunun 610.maddesindeki hükmün, kaynak İsviçre Medenî Kanununda 6 Ekim 1972 tarihinde yapılan değişiklik de dikkate alınarak düzenlenmiş şeklidir.’:

     

    «II. Mirasçıların sorumluluğu

    Madde 565 - Mirasçılar, tereke borçlarından müteselsilen sorumludurlar.

    Ana baba veya büyük ana baba ile birlikte yaşayan ve emeklerini ya da gelirlerini aileye tahsis eden çocuklarla torunlara verilecek uygun miktardaki tazminat, bu yüzden tereke, borç ödeme güçsüzüğüne düşmemesi kaydıyla tereke borcu sayılır


  • «1971 Tasarısı»ndaki Gerekçe:

     

    a) ‘1) Terim ve ifade: Miras geçişinin ilk hukukî sonucu, mirasçının tek olması durumunda, mirasbırakana ait malvarlığının bütün aktif ve pasifiyle birlikte mirasçıya, yasa gereği olarak geçmesidir. Eğer mirasçı birden çok ise onların, bu malvarlığına, ortak mülkiyet esaslarına göre birlikte malik olma-sıdır. Bu ortaklık 581 inci maddede gösterildikten sonra, yuka-rıki 582 nci madde, miras geçişinin ikinci sonucunu düzenlemiştir. Bu, mirasçıların, mirasbırakana ait borçlardan da-yanışmalı «müteselsilen» sorumlu olduklarıdır. Bu sorumluluk yalnız ortak mülkiyetin devam ettiği sürece değil, bu fasla eklenen 585/A maddesine göre, iki yıl geçtikten sonra mülkiyetin paylı mülkiyete dönüşmesi durumunda da devam etmektedir; hatta 616 ncı madde gereğince, paylaşmadan sonraki beş yıl içerisinde dahi sürüp gitmektedir. Böylece mirasçıların, mirasbırakanın borçlarından dolayı gerek kalıttaki mallarla, gerek kişisel olarak kendi mallarıyla sorumlu oldukları ve bu sorumluluğun dayanışmalı olduğu, genel ve esaslı bir kural olarak yukarıki maddede konulmuş, ifade sadeleştirilmiştir. Bilindiği gibi Arapça «silsile» kelimesinin ilk manası «zincir» dir. «Müteselsil» kelimesi ise yukarıki kelimeden üremiş olup «zincirleme», «müteselsilen» kelimesi de zincirlemeli» demektir. Halk dilinde «zincirleme olarak» deyimi «müteselsilen» manasında çok kullanılmaktadır. Bununla birlikte «zincirleme», «birbirini izleyerek, hemen arkasına» anlamına geldiğinden, burada ise sorumluluk, dayanışmalı bir şekilde hep birlikte olduğundan, tesanüt ifade ettiğinden «dayanışmalı» terimi, «müteselsilen» yerine daha uygun bir karşılık olarak kabul edilmiştir.

    2) Biçim değişikliği, yoktur.

    3) Hüküm değişikliği yoktur.’:

     

    «II. Mirasçıların sorumluluğu

    Madde 582 - Mirasçılar, mirasbırakanın borçlarından dayanışmalı olarak sorumludurlar.» sorumludurlar.»

    *

    ‘1) Terim ve ifade: Bu maddenin şimdiki metninin kenar başlığında «fedakârlık» kelimesi kullanılmıştır ki, bu, sanki sadece manevi bir hizmet yapılmışcasına bir anlam taşımaktadır. Oysa maksat, emek veya gelir tahsisi suretiyle ana ve babasının malvarlığını çoğaltan ve böylece malî bir sonuç doğu-ran bir eylemin çocuk tarafından yapılması halinde denkleştirmenin nasıl olacağını göstermektedir. Bütün bunları ifade etmeyen kenar başlık değiştirilerek, İsviçre aslında olduğu gibi «aileye yapılan kazandırmalarda denkleştirme» biçimine ko-nulmuştur. Ayrıca maddenin metnindeki «tazminat» kelimesi yerine, yukarıda 608 inci maddenin gerekçesinde kısaca belirtilen sebeplerle «fazlalık» terimini kullanmak gerekirse de, bu maddede, mirasbırakanın ölümünden önce ailenin malvarlığına kazandırılmış olan fazlalığın karşılığı söz konusu olduğundan, tazminat yerine «karşılık» deyimi tercih edilmiştir.

    2) Biçim değişikliği, yoktur.

    3) Hüküm değişikliği, yoktur.’:

     

    «F. Aileye yapılan kazandırmalarda denkleştirme

    Madde 610 - Anası ve babası ile birlikte yaşayan ve kar-şılığından açıkça vazgeçmeksizin emeğini veya gelirini onlara özgüleyen ergin evlât, ana ve babasının mirası paylaşılırken hakkaniyete uygun bir karşılık isteyebilir.»