İlgili uyuşmazlıkta, arabuluculuk tutanağının düzenlenmesinde şekil şartları bakımından bir itirazın bulunmadığı, uygun şekilde düzenleme yapıldığı ve imzaların geçerliliği konusunda bir tereddüt olmadığı, davacının iradesinin fesada uğratıldığı iddiası kapsamında dinlenen tanık beyanlarından da somut bir kanı oluşmadığı, başkaca bir delil de sunulmadığı, davacının nitelikli bir işyeri olduğu, bu kapsamda gerekli araştırmaların yapıldıktan sonra arabuluculuk görüşmelerinin yapılmasının basiretli bir tacirden bekleneceği, sadakat yükümlülüğüne aykırı davranış iddiası yönünden her zaman tazminat davası açılabileceği, bu kapsamda arubuluculuk tutanağının iptalini gerektirir bir durumun bulunmadığı-
6325 sayılı Kanun  ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliğinde toplantı tarihi ile davet tarihi arasında bulunması gereken belirli bir süre öngörülmediği- Bildirim yapılmasına rağmen davacının toplantıya katılmaması nedeniyle  arabuluculuk faaliyetinin sona erdiğine dair tutanak tutulabilecek iken, arabulucu ile başvurucunun mutabakatı ile, davacıdan geri dönüş olması ihtimaline binaen ek bir süre daha beklenildiği- Davacının kendisine yapılan bildirim tarih ve saati ile  toplantı zamanı olarak belirlenen sürede, mazeretini bildirerek toplantının ertelenmesini isteyebilecek iken, davacının geçerli bir mazeret de bildirmediği, dolayısıyla söz konusu arabuluculuk tutanağının iptalini gerektirir bir sebep bulunmadığı- İhbar talebi varsa da HMK m. 62 uyarınca bir dilekçe ibraz edilmediği, davanın ihbarının taraf işlemi niteliği taşıdığı, mahkeme aracılığı ile ya da mahkeme dışı vasıtalarla da yapılabileceği, dolayısıyla davanın ihbar edilmemesinin sonuca etkili olmadığı-
Taraflar arasında imzalanan arabulucuk tutanağı uyarınca borcun altı eşit taksitle ödenmesine karar verildiği, taksitlerden herhangi birinin aksatılması halinde takibe devam edileceği kararlaştırıldığından, arabuluculuk anlaşma belgesinin borçlu tarafından kabul edildiği ve icra edilebilirlik şerhi ile ilam niteliği kazanan belgeye dayalı olarak takip başlatılmasında hukuka aykırı bir durumun bulunmadığı-
Arabuluculuk tutanağında, tarafların anlaştıkları yada anlaşamadıkları alacak kalemleri tek tek belirtilmesi gerektiği- Arabuluculuk anlaşamama tutanağında, arabuluculuğa konu alacaklar tek tek belirtilmeden "işçilik alacakları", "işçi-işveren uyuşmazlığı" gibi soyut ifadeler kullanılmış veya talepler açık açık belirtilmiş ise talep formunda belirtilen alacakların görüşmelere konu edildiği açıkça belirtilmemiş ise taraflar arasındaki işçilik alacaklarının tamamının arabuluculuğa konu edildiği kabul edilmesi gerektiği-
"Başvuru formu" uygulamasının başladığı 02.08.2018 tarihine kadar arabuluculuk anlaşamama tutanağında arabuluculuğa konu alacaklar tek tek belirtilmeden "işçilik alacakları”, "işçi-işveren uyuşmazlığı” gibi soyut ifadeler kullanılmış ise, başvuru formu getirtilip, talepler açık açık belirtilmiş ise talep formunda belirtilen alacakların görüşmelere konu edildiği, açıkça belirtilmemiş ise taraflar arasındaki işçilik alacaklarının tamamının arabuluculuğa konu edildiğinin kabul edilmesi gerektiği- Başvuru formu uygulamasının başladığı 02.08.2018 tarihinden sonraki başvurularda, başvuran ve özellikle başvuru arabuluculuk ile görevli mahkemenin memuruna yapılmış ise görevli memurun başvuru formundaki bu tür eksiklikleri giderecek uyarılarda bulunması, 02.08.2018 tarihinden sonraki başvurularda başvuru formu içeriğine itibar edilerek sonuca gidilmesi gerektiği- Somut uyuşmazlıkta, davacı arabuluculuğa başvururken taleplerini başvuru sırasında belirttiğini iddia ettiğinden, mahkemece, arabulucuya başvuru evrakının arabulucu onaylı sureti getirtilmesi, davaya konu tazminat ve alacak kalemlerinin belirtilmesi veya işaretlendiğinin tespiti halinde dava şartının ikmal edildiği kabul edilerek işin esasına girilmesi ve yargılamaya devam olunması gerektiği- Başvurunun "işçilik alacakları, işçi-işveren ilişkisi" şeklinde genel bir içerik taşıması durumunda ise; başvuru tarihinin yönetmelikten öncesine ait oluşu nedeni ile dava şartının gerçekleştiğinin kabul edilmesi gerektiği-
Anlaşmazlık tutanağında her bir tazminat ve alacak kaleminin açıkça gösterilmemesinin arabulucunun hatasından kaynaklandığının kabul edilmesi gerektiği, bu eksikliğin, "dava şartının sağlanmadığı" şeklinde yorumlanmasının, hak arama özgürlüğünü aşırı şekilde zorlaştıracağı- Arabuluculuk tutanağında tarafların anlaştıkları yada anlaşamadıkları alacak kalemlerinin tek tek belirtilmesi gerektiği- Arabuluculuğa hangi konularda başvurulduğuna ilişkin "başvuru formu" uygulamasının başladığı 02.08.2018 tarihine kadar, arabuluculuk anlaşamama tutanağında arabuluculuğa konu alacaklar tek tek belirtilmeden "işçilik alacakları", "işçi-işveren uyuşmazlığı" gibi soyut ifadeler kullanılmış ise, başvuru formu getirtilip, talepler açık açık belirtilmiş ise talep formunda belirtilen alacakların görüşmelere konu edildiği, açıkça belirtilmemiş ise taraflar arasındaki işçilik alacaklarının tamamının arabuluculuğa konu edildiğinin kabul edilmesi gerektiği- "Başvuru formu" uygulamasının başladığı 02.08.2018 tarihi milat kabul edilerek taraflardan kaynaklanmayan bu tür uygulama hataları aşılarak arabuluculuk müessesinin amaca uygun yürütülmesinin sağlanması gerektiği- Başvuru formu uygulamasının başladığı 02.08.2018 tarihinden sonraki başvurularda ise, başvuranın ve (özellikle başvuru arabuluculuk ile görevli mahkemenin memuruna yapılmış ise) görevli memurun, başvuru formundaki bu tür eksiklikleri giderecek uyarılarda bulunması, 02.08.2018 tarihinden sonraki başvurularda başvuru formu içeriğine itibar edilerek sonuca gidilmesi gerektiği- Somut uyuşmazlıkta, davacı arabuluculuğa başvururken taleplerini başvuru sırasında belirttiğini iddia ettiğinden; mahkemece, arabulucuya başvuru evrakının arabulucu onaylı suretinin getirtilmesi, davaya konu tazminat ve alacak kalemlerinin belirtilmesi veya işaretlendiğinin tespiti halinde dava şartının ikmal edildiği kabul edilerek işin esasına girilmesi ve yargılamaya devam olunması; başvurunun "işçilik alacakları, işçi-işveren ilişkisi" şeklinde genel bir içerik taşıması durumunda ise, başvuru tarihinin yönetmelikten öncesine ait oluşu nedeni ile dava şartının gerçekleştiğinin kabul edilmesi gerektiği-
  • kayıt gösteriliyor