Mimari projeye aykırılıkların eski hâle getirilmesi istemine ilişkin davada, tapu müdürlüğüne sunulan proje ile belediyede bulunan projeler arasında bir çelişki olursa belediyede bulunan onaylı projenin esas alınması gerektiği-
Vasiyetnamenin tenfizi talebiyle açılan davada, dava konusu taşınmazın üzerinde yapılan yapıya ait tasdikli inşaat projesini belediyeden getirtilip dava konusu taşınmaz üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle keşif yapılarak, yapının projeye uygun olup olmadığı hususunun alınacak bilirkişi raporu ile belirlemesi gerektiği- Taşınmaz mal üzerinde kat mülkiyeti kurulmak suretiyle vasiyete konu bağımsız bölümlerin davacı adına tesciline, objektif imkansızlık varsa o takdirde binada yer alan ve davacıya vasiyet edilen batı kısmındaki dairelerin vasiyet alacaklısı davacıya ait olduğunun "tespitine" karar verilmesi gerektiği-
Davacı yanında asli müdahil olarak davaya katılan müdahillerin, HMUK 433/II-2 de belirtilen “karşı taraf” kavramı kapsamında olmasının mümkün olmadığı- Gerçek bir satışın konusu olmayan, satım niteliğinde olmayan pay temliklerinde yasal önalım hakkı doğmayacağı, örneğin temlikin hibe şeklinde olması halinde, hibede bir malın bedelsiz olarak üçüncü kişinin mülkiyetine geçirilmesi amaçlandığından önalım hakkı kullanılamayacağı- Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinde ise arsa sahibi inşaat yapımına karşılık yükleniciye bedel olarak bir miktar para yerine, arsa payını devretmekte olup, bu devir işlemi inşaatın yapımı için finans sağlanması amacıyla yükleniciye verilen "avans" niteliğinde bulunduğundan ve yüklenicinin edimini yerine getirmemesi halinde arsa maliki her zaman payının iadesini isteyebileceğinden bu tür temliklerde önalım hakkının kullanılmasının mümkün olmadığı-
Vasiyete konu taşınmazın objektif imkansızlık nedeni ile davacı adına tapuya tescilinin mümkün olmadığı durumlarda, bu taşınmazın davacıya aidiyeti yönünden tespit kararı verilmesi gerekeceği-
Tüm paydaşların onayı olmadan müşterek mülkiyetten ferdi mülkiyete geçişin ancak ortaklığın giderilmesi davası ile mümkün olacağı-
Kat mülkiyetinin kurulmasını isteme hakkı, taşınmazın malikine veya paydaşına ya da yasal temsilcilerine ait olduğundan, paydaş olmayan davacının taşınmazda paydaş kılınmak suretiyle uyuşmazlığın çözüme kavuşturulmasının gerekeceği-
Vasiyete konu taşınmaz mal üzerinde henüz kat mülkiyetinin veya kat irtifakının kurulmamış olmasının Borçlar Kanununun 117/1.maddesinde yer alan ve borcun sukutuna yol açan objektif imkansızlık olarak nitelendirilemeyeceği, Kat mülkiyeti Kanununda kat mülkiyetine elverişli bir yapı yapılması halinde kat mülkiyeti kurulmasının dava yolu ile istenmesine engel bir hükmün olmadığı, davacının vasiyetnamenin tenfizi isteğinin bu yönü de kapsayacağı-
Vasiyetname ile, henüz kat mülkiyeti veya kat irtifakı kurulmamış olan taşınmazın belli bir dairesinin, belli şahıslara vasiyet edilmesinin mümkün olduğu -
Henüz kat irtifakı veya kat mülkiyeti kurulmamış olan taşınmazdan belirli bir dairenin miras bırakan tarafından üçüncü bir kişiye verilme-sinin vasiyet edilmiş olması halinde yapılacak işlem-
Vasiyetçinin, vasiyetnamede kullandığı «dava hakkı» deyiminin «kat irtifakı» olarak algılanamayacağı-