Yurtdışına gitmek isteyen ancak gidebimesi için üzerinde kayıtlı taşınmaz bulunması gereken davalının çeşitli sözler vererek, davacının annesi ve kendisi üzerinde güven oluşturarak taşınmazın iade alınmak üzere davalıya devrini sağladığı ancak iade etmediği ve bununla uğraşırken başka bir borcu nedeniyle icra takibi yapılarak kendisinin mal kaçırdığı gerekçesiyle açılan tasarrufun iptali davasında, davacının aldatıldığını en geç tasarrufun iptali davasında gerekçeli kararın tebliği ile öğreneceği, hakdüşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verildiği-
Evliliğin iptali davası yönünden mevcut Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinin sağlık kurulu raporu yetersiz olup evlilik tarihi itibarıyla herhangi bir tespit içermediği, o halde davalı-davacı kadında evlilik tarihi itibariyle Türk Medeni Kanunu'nun 150/2. maddesi uyarınca davacı-davalı erkek ve altsoyunun sağlığı bakımından ağır tehlike oluşturan bir hastalık olup olmadığına dair resmi sağlık kurulu raporu alınarak sonucu uyarınca karar verilmesi gerekeceği- Maddi ve manevi tazminat davasının birlikte açıldığı nazara alındığında davacı-davalı erkek lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kadının maddi tazminat davasının reddi nedeniyle nispi vekalet ücreti, kadının manevi tazminat davasının reddi nedeniyle ise maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken yazılı şekilde tek vekalet ücretine hükmolunmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Davacı-davalı kadın dava dilekçesinde, eşinin kalıcı hastalığı bulunduğunu ve askere gitmediğini, erkeğin niteliklerinde birlikte yaşamayı kendisi için çekilmez duruma sokacak derecede yanıldığını, ayrıca kendisi veya altsoyunun sağlığı için ağır tehlike oluşturan bu hastalığın kendisinden gizlenerek evliliğin gerçekleştiğini, aldatıldığını beyan ederek, Türk Medeni Kanununun 149/2 ve 150. maddeleri uyarınca nisbi butlan sebebi ile evliliğin iptaline karar verilmesini, davalı-davacı erkek de birleşen dava ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı (TMK m. 166/1) boşanma talep edilen davada davacı-davalı kadının davasında, delillerin nisbi butlan sebebi ile (TMK m. 149, 150) evliliğin iptali hakkı yönünden değerlendirilerek sonucu uyarınca karar verilmesi, davalı-davacı erkek tarafından açılan boşanma davasında ise, kadının açtığı nisbi butlan sebebi ile evliliğin iptali davasının, boşanma davası açısından bekletici sorun oluşturacağı gözetilerek, boşanma davasının tefrik edilerek kadının açtığı nisbi butlan sebebi ile evliliğin iptali davasının sonucu beklendikten sonra boşanma davası hakkında olumlu ya da olumsuz karar verilmesi gerektiği-
Hakimin talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği- Mutlak butlan sebebi ile açılmış bir dava bulunmadığı halde talepten farklı olarak Türk Medeni Kanununun 145/3. maddesi uyarınca evliliğin iptaline karar verilmesinin doğru olmadığı- Taraflarca temyiz edilmemiş olsa bile, yasaya açık aykırılık bulunması hallerinde hükmün bozulmasının mümkün olduğu-
TMK'nun 150/2. maddesindeki koşulları kanıtlanamayan evliliğin nisbi butlan sebebiyle iptali istemli davanın reddi gerekeceği-
Davalıda evlenme öncesi mevcut olan ve kronik özellik gösteren “atipik psikoz” adlı ruhsal hastalığın davacının veya altsoyunun sağlığı için ağır tehlike oluşturup oluşturmadığı konusunda yeniden resmi sağlık kurulu raporu alınması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Davalı-davacıda evlenmeden önce mevcut olan epilepsi hastalığının, davacı ve altsoyu için ağır bir tehlike arz edip etmediği bilirkişi raporu ile belirlendikten sonra hüküm kurulması gerekeceği-
Tarafların evlenmelerine rağmen bir araya gelmemesi evlenmenin iptali şartları arasında düzenlenmediği halde, davanın kabulü ile evliliğin iptaline karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Dava, kademeli olarak nisbi butlan sebebiyle evliliğin iptali, bu mümkün olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma istemi ile açıldığından, mahkemece öncelikle; delillerin nisbi butlan sebebiyle evliliğin iptali yönünden değerlendirilerek olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerektiği-
Nüfus kayıtlarından daha önce davalı kadının resmi evlilikler yaptığı ve bu evlilikten çocuğunun olduğu görülerek bu durumları sakladığından söz edilemeyeceğinden Türk Medeni Kanununun 149/2. ve 150/1. maddesi koşulları oluşmadığından davacının davasının reddedilmesi nin gerekeceği-