Komiserler kurulunca nihai rapor sunulduktan sonra, ilk derece mahkemesince kesin mühlet içerisinde karar verilemeyeceğinin anlaşılması üzerine, İİK 289/5 uyarınca önce üç ay, sonra iki ay, ardından yirmi gün ve son olarak bir ay süre ile kesin mühletin uzatılmasına karar verilerek uzatma sürelerinin hesabında hata yapılmak suretiyle kesin mühlet yirmi gün aşılarak karar verilmişse de, bu durumun taraflara yüklenebilecek bir kusur olmadığı- "İlk derece mahkemesince, İİK 289/5 uyarınca verilmesi mümkün olan altı aylık uzatma süresinin aşıldığı, kesin mühlet içerisinde karar verilemeyeceğinin anlaşılması hâlinde mahkemenin her hâlde İİK 304/2 uyarınca mühlet hükümlerinin uzatılmasına dair karar vermesi gerektiği, aksi hâlde mühlet hükümlerinin kendiliğinden ortadan kalkacağı, 304/2 uyarınca mühletin uzatılmasına karar verilmemesi durumunda, mühlet hükümlerinin zımnen uzadığının kabul edilemeyeceği" şeklindeki görüşün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-
Konkordato kararına karşı itiraz eden alacaklı kavramı- İİK m. 304/1 uyarınca itiraz sebeplerinin tasdik duruşmasından en az üç gün önce ve yazılı olarak bildirilmediği anlaşılan alacaklının İİK m. 308/a uyarınca mahkemece verilen tasdik kararını istinaf hakkı bulunmadığı-
Davacı şirketin konkordato talebi ile ilgili kesin mühlet kararı verilmiş olmakla, davacı şirketin konkordato talebinin sonuca ulaşıp ulaşmadığı, davacı şirketin iflas edip etmediğinin de araştırılıp, sonucuna göre dosyaya etkisi yönünden de değerlendirme yapılmamasının ve davalının takas, mahsup savunmasıyla ilgili herhangi bir değerlendirme yapılması gerektiği- Alacağın likit olması nedeniyle mahkemece hükmedilen alacak miktarı üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmemesinin doğru görülmediği-
İcra ve İflas Kanunu’nun 292/son maddesi uyarınca konkordato talep eden şirket hakkında geçici mühlet kararının kaldırılması ile iflâs kararının verilmesinin gerektiği durumlarda konkordato talep eden borçlu şirketin duruşmaya davet edilerek dinlenmesi gerektiği-
Alacaklı tarafından konkordato projesine “Ret” oyu kullanılmışsa da, İİK. 304/1 uyarınca itiraz sebeplerini tasdik duruşmasından en az üç gün önce yazılı olarak bildirmediği ve tasdik duruşmasına katılmadığı anlaşılan alacaklının, İİK. 308/a uyarınca mahkemece verilen tasdik kararını istinaf hakkı bulunmadığı- "İİK 308/a'da belirtilen 'itiraz eden alacaklı' deyiminden sadece tasdik duruşmasından önce itirazlarını yazılı olarak bildirerek tasdik duruşmasına katılan alacakların kastedilmediği, alacaklılar toplantısında ya da yedi günlük iltihak süresi içinde 'Ret' oyu veren alacaklıların da kararı istinaf edebileceği, İİK 308/a'da, konkordato hakkında verilen karara karşı borçlu veya konkordato talep eden alacaklının kararın tebliğinden; itiraz eden diğer alacaklıların ise, tasdik kararının ilânından itibaren istinaf yoluna başvurabileceğinin düzenlendiği, alacaklılar yönünden kanun yoluna başvuru süresi ilândan itibaren başladığına göre, itiraz eden alacaklının tasdik duruşmasına katılma şartının aranmadığı, bu nedenlerle alacaklılar toplantısında ya da iltihak süresi içinde olumsuz oy kullanarak iradesini belli eden alacaklının kanun yoluna başvuru hakkının kabulünün gerektiği" görüşünün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-
İcra emri tebliğinden itibaren yasal 1 yıllık sürede satış talebinde bulunulmadığından, takibin düşmüş olduğu- Düşen takip dosyasından tahsil harcı alınamayacağı-Düşen takip dosyasında alacaklının İİK 150/c şerhinin kaldırılması ve satışın düşürülmesi talebinin haricen tahsile karine oluşturmayacağı-  Mühlet sırasında rehinle temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılabileceğinden veya başlamış olan takiplere devam edilebileceğinden, asıl borçlu şirket hakkında verilen 1 yıl süreli kesin mühlet kararının satış talebinde bulunmasına engel olmayacağı-
Covid-19 salgın hastalığının sebebiyle yargı alanındaki hak kayıplarının önlenmesi amacıyla 7226 sayılı Kanunun Geçici 1.maddesinde belirtilen sürelerin 13/03/2020(bu tarih dahil) tarihinden 30/04/2020 (bu tarih dahil) tarihine kadar duracağı hüküm altına alınmış, 30.04.2020 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Cumhurbaşkanı Kararının 1.maddesi ile 01/05/2020 (bu tarih dahil) tarihine kadar durma süresinin uzatıldığı- Yasanın durma sürelerinin istisnasını düzenleyen Geçici 1.madde 2. fıkrasında konkordato mühlet ve sürelerine yer verilmemiş olması ve madde gerekçesinde açıkça konkordato mühlet ve sürelerinin durduğunun belirtilmesi karşısında mali durumu iyi olmayan konkordato talep edenin lehine yorum yapılarak konkordato mühlet ve sürelerinin durduğunun kabulü konkordato kurumunun amacına da uygun düşeceği-
İİK. 287/son uyarınca geçici mühlet talebinin kabulü, geçici komiser görevlendirilmesi, geçici mühletin uzatılması ve tedbirlere ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamayacağı, İİK. 293/1 uyarınca da kesin mühlet talebinin kabulüne ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamayacağı- 20.02.2020 tarihli ara kararla İİK'nın 289/5. maddesi uyarınca kesin mühletin üç ay süreyle uzatılmasına karar verildiği, 22.05.2020 tarihinde sona erecek kesin mühletin 7226 sayılı yasanın Geçici 1. m. uyarınca 16.08.2020 tarihine kadar uzadığının tespit edildiği, 12.08.2020 tarihli ara kararla 16.08.2020 tarihinde sona erecek kesin mühletin iki ay uzatılmasına karar verildiği, 14.10.2020 tarihinde de karar verildiği anlaşılmakla, İİK m. 304/1, c: 2 hükmüne uygun sürede karar verildiği- Çekişmeli alacakların nisaba ne şekilde katılacağına mahkemenin karar vereceği- Mahkemenin bu konuda verdiği kararlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmeyeceği, bu bağlamda çekişmeli alacakların ayrıca dava konusu edilmesine imkân sağlandığı (İİK m.308/b) ve bu nedenlerle çekişmeli hale gelmiş alacakların istinaf sebebi yapılmasına ve bu tutarların bölge adliye mahkemesince belirlenmesine yasal olanak bulunmadığı-
Adi ortaklığın diğer ortak veya ortaklarının, adi ortaklığın konkordato talep eden şirketten olan alacakları için konkordato oylamasına katılabileceği- Konkordatoya tabii alacağı temlik alanlara oy hakkı tanınması gerektiği- Grup şirket olgusundan yararlanılarak borçların konkordato talep eden şirketin mali bünyesinden ödenmesi halinde, temlik nedeniyle bu grup şirketinin gerçek alacaklı olamayacağı kabul edilerek iyiniyetli davranış içinde olmayan davacı şirketin konkordato reddine karar verilmesi gerektiği- Alacaklının 3. kişi tarafından verilen rehne öncelikle müracaat etmesinin konkordato kurumunun amacına uygun olacağı- 3. kişi rehniyle temin edilen alacaklının alacağının "adi alacak" olarak nisaba dahil edilmesi, borçlu ve rehin veren 3. kişinin İİK. 303 çerçevesinde hareket etmesi gerekeceği- Taşınmazlar üzerine talep eden şirket lehine ipotek tesis edildiğinden, bu ipoteklerle teminat altına alınan alacaklının nisapta "adi alacak" olarak göz önünde bulundurulması gerektiği, nisap dışında tutulmasının hatalı olduğu- Geçici mühlet tarihinden itibaren adi alacaklara faiz işletilmesinin duracağı- Asıl alacaklının alacağının İİK. 294/3 uyarınca, mühlet sonrası faiz işletilmeden belirlenmesi, kefilin henüz ödemediği borç için nisaba dahil edilmesinin önüne geçilmesi ve nisabın yeni oluşacak alacak miktarı ve alacaklı sayısına göre belirlenmesi gerektiği-
  • 1
  • 2
  • 3
  • kayıt gösteriliyor