Ara malik tapu kayıt maliki değil ise de, muvazaalı eylemi diğer davalı kayıt maliki ile birlikte gerçekleştiren kişi olduğundan, eylemin haksız fiil niteliğinde bulunduğu ve davanın kabulü halinde yargılama gideri ve harç gibi hükmün ferilerinden müteselsilen sorumlu olacağı-
Muris muvazaasına dayalı miras payı oranında tapu iptali ve tescil davasında; mirasbırakanın noterlikçe düzenlenen resmi vasiyetnamede davacı kızlarına da taşınmazlar vasiyet ettiği, kız çocuklarını ayırdığı konusunda delil bulunmadığı, diğer yandan davalı tanıkları olarak dinlenen ve davanın kabulü halinde mirasçı sıfatıyla taşınmazdan pay alabilecek mirasçıların beyanlarından mirasbırakanın taşınmazı davalıya devrettikten sonra aldığı satış bedelini çocukları arasında paylaştırdığı anlaşıldığından davanın reddine-
Somut olayda; davacı ile davalı arasında yapılan 05.04.2012 tarihli tapu devrine ilişkin sözleşmenin, adi yazılı olup resmi şekilde yapılmamış olduğundan geçersiz olduğu- Bu durumda, taraflarca geçersiz sözleşmeye dayanılarak menfi ve müspet zarar talep edilemeyip, sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanılarak tarafların birbirlerine verdiklerinin, talep edilebileceği- Mahkemece, geçersiz sözleşmeye dayalı menfi ya da müspet zarar oluşamayacağı hususu dikkate alınmadan, davacının menfi ve müspet zararı adı altında tazminata hükmedilmesinn doğru görülmediği, hükmün bu nedenle bozulması gerektiği-
Davaya konu taşınmaz satış sözleşmesi geçersiz olduğundan, her geçersiz satışta olduğu gibi tarafların aldıklarını sebepsiz iktisap hükümleri çerçevesinde iade ile yükümlü olduğu-
Senede karşı senetle ispat kurallarının senedin tarafları için geçerli olduğu-Külli halef sıfatı bulunan mirasçıların senede karşı açtıkları davada da iddialarını senetle ispatlamaları gerektiği-Ancak mirasçıların külli halef olarak değil de kendi miras haklarına dayanarak dava açmaları durumunda muvazaa iddiasını tanık dahil her türlü deili ile ispatlayabilecekleri-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı eldeki tapu iptali ve tescil davasında, temyize konu "çekişmeli taşınmazlar"ın "farklı ilçenin idari sınırları içerisinde yer alması" karşısında, HMK’nın 12/3. maddesinin somut olayda uygulanma imkânının bulunup bulunmadığı-
Bilindiği üzere, uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaanın, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türü olduğu; söz konusu muvazaada miras bırakanın gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemekte olduğu; ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devrettiği- Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunun 706., Türk Borçlar Kanunun 237. (Borçlar Kanunun 213.) ve Tapu Kanunun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçıların dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilecekleri-
Bilindiği üzere, uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaanın, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türü olduğu- Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemekte olduğu; ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devrettiği- Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 1.4.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu'nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçıların dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilecekleri-
Menkul mal satım sözleşmesinin haksız olarak feshi nedeniyle alıcının müspet zararının tahsiline-