TÜRK TİCARET KANUNU > - Ticaret Şirketleri > - Genel Hükümler > - F) Birleşme, bölünme ve tür değiştirme > - II - Birleşme > - 1. Genel hükümler > Madde 136 - a) İlke
Uyuşmazlık, maliki olduğu hamiline yazılı hisse senetlerinin dava tarihi itibariyle davalı şirkette ulaştığı değerin ve pay sahipliği hakkının tespiti, pay sahipliğinin pay defterine işlenmesi, paylara isabet eden tüm mali hakların tahsili istemine ilişkindir...
Davalı şirketin, adı geçen limited şirketi işletmiş olduğu, Özel ... Tıp Merkezi adındaki işletmeyi ve bu işletmeye ait işletme hakkının tamamını tüm demirbaşları ve işletmedeki bütün tıbbi üniteleri 10.000 TL bedel karşılığında noterlikçe düzenlenen işletme hakkı devir sözleşmesi ile devraldığı, bu kapsamda dosyadaki SGK kayıtları ve diğer kayıt ve belgelerin incelenmesinde borçlu adı geçen limited şirketin birçok çalışanın da davalı şirkete işletme devrinden sonra geçiş yaptığı ve aynı zamanda Tıp Merkezinin de davalı şirkete devrinin yapıldığı, işletme devrinin yapıldığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan 6098 s. TBK'nun 202. maddesi uyarınca taraflar arasındaki işletme devri protokolü kapsamında Tıp Merkezine ait işletmeyi ve bu işletmeye ait hak ve demirbaşların tamamının devranıldığı sabit olduğu, her iki şirketin faaliyet konularının aynı oluğu, davalı şirketin hissedarının aynı zamanda takip borçlusu şirketin çalışanı olduğu, bu kapsamda her ne kadar kayden iki ayrı tüzel kişilik devam ediyor gözüküyor ise de; iki şiketin de aynı hastanede ticari işletmelerini sürdürdükleri ve ticari işletmelerde devamlılık esas olduğundan sonraki şirketin öncekinin devamı niteliğinde olduğu, borçlu şirketin borçlarından TTK'nun 134; 135; 136; 180 ve 184. maddeleri uyarınca ve aynı zamanda TBK'nun 202. ve devamı maddeleri de dikkate alınarak külli halefiyet kuralları gereği davalı şirketinde sorumlu olduğu, davalı şirket ile borçlu şirketin davacıların alacağının almasını engelleme amacıyla fikir ve iş birliği içerisinde bulunduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesinin davanın kabulüne, 80.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle, icra dosyası kapsamında tahsilde tekerrür olmamak üzere tahsiline karar vermesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı-
Birleşme nedeniyle eldeki davada davalı şirketin tüzel kişiliği sona ereceği ve terkin edileceğinden, şirket davalı olamayacağı gibi, aleyhine hüküm de tesis edilemeyeceği- Y.i incelme yapılmadan usulsüz haciz nedeniyle tazminata hükmedilemeyeceği-
Şirketlerin birleşmesi halinde; yeni kurulan şirketin ortadan kalkan şirketin yerine geçeceği ve bunun bütün hak ve borçlarının kalan veya yeni kurulan şirkete intikal edeceği buna karşın sadece şirkette unvan değişikliğine gidilmiş olması halinde, ikinci isim altındaki şirketin, ilk şirketin devamı olduğunun kabulü gerekeceği—