Direnmeye ilişkin kısa kararda, toplam bir değer belirtilerek dava konusu ziynetlerin cins ve miktarlarının gösterildiği, gerekçeli kararın hüküm bölümünde ise dava konusu ziynetlerin tek tek birim değerleri belirtilmek suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verildiği, kararın tefhiminin en az hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması sureti ile olmasının gerekeceği, yine "hüküm sonucu kısmında istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümde, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunluluğu"nun bulunduğu, öte yandan kısa karar ile gerekçeli kararın uyum içinde olması hukukun temel prensiplerinden olup, kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olmasının bozma nedeni olacağı, bu yönü ile usul ve hükümlere aykırı kurulan yerel mahkeme kararının bozulması gerekeceği-
Taraflar arasındaki "eşya alacağı" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir Asliye 2. Hukuk Mahkemesi'nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 18.10.1995 tarih ve 1995/782 E., 866 K. sayılı kararın incelenmesi, davalı vekili tarafından iste ...
İlgili bağlantılar