Alacak davalarında alacağın varlığını kanıt yükünün davacıda olduğu- Avalist kambiyo senedindeki imzasından borçludan bağımsız olarak sorumlu ise de, uyuşmazlık konusu olayda bono borçlusu ile avalist arasında bir organik bağın mevcut olması nedeniyle burada artık avalistin imzasının istiklalinden de, söz edilemeyeceği- Mahkemece, borcun varlığı saptandığı takdirde ise, temsilcinin kendisiyle sözleşme yapma yasağına aykırı davranıp, davranmadığı konusunun tartışılması gerektiği- Dava konusu olayda, uyuşmazlık konusu bonoların keşidecisi, müflis şirketi münferit temsile yetkili temsilcisi olup, kendisini borçlu gösterip, şirketi bonoya avalist (kendisine kefil) yaptığından temsilcinin kendi kendisiyle sözleşme yapma yasağı, menfaat çatışması hususları değerlendirerek mahkemece alacaklının alacağının gerçek olup olmadığı ve temsilcinin yetkisini aşıp aşmadığı hususları irdelenmek ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmek gerektiği-

Taraflar arasında görülen davada Ankara Asliye 9.Ticaret Mahkemesi'nce verilen 20.11.2003 tarih ve 2003/285-2003/710 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi duruşmalı olarak davalı tarafından istenmiş olmakla, duruşma için belirlenen 11.05.2004 günde ...