Mal ayrılığı rejiminin geçerli (TKM. mad.170) olduğu TKM.'de, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin düzenleme mevcut olmadığından, eşlerin bu dönemde edindikleri malvarlığının tasfiyesine ilişkin uyuşmazlığın, Borçlar Kanunu'nun genel hükümleri göz önünde bulundurularak "katkı payı alacağı" hesaplama yöntemi kurallarına göre çözüme kavuşturulması gerektiği(BK mad. 544, TBK mad. 646)- Kooperatif yoluyla edinilen taşınmazın edinildiği tarih ve öncesinde tarafların her ikisi de çalıştığına göre; davacının bu taşınmazın edinilmesinde katkısının bulunduğunun kabulü gerektiği- Malın edinildiği tarihe kadar ki eşlerin tüm gelirleri ayrı ayrı belirlenmeye çalışılmalı, her bir eşin alışkanlıkları, ekonomik ve sosyal statüleri gözetilerek, kişisel harcamaları ile ayrıca kocanın 743 s. TKM. mad. 152 gereğince evi geçindirme yükümlülüğü nedeniyle yapabileceği harcama, eşlerin kendi gelirlerinden düşülerek, gerçekleştirebilecekleri tasarruf miktarının, birlikte yaptıkları toplam tasarruf miktarı içerisindeki oranı belirlenerek, her bir eşin bulunan bu tasarruf oranının, malın alımına yaptıkları katkı oranı olarak kabul edilmesi gerektiği- Veri yetersizliği nedeniyle, davacının katkı oranı bu şekilde belirlenemediği takdirde; davacının katkısı sabit görüldüğünden, hakim tarafından hakkaniyete uygun bir katkı oranı takdir edilmesi ve bu katkı oranının; alacak talebine konu malın dava tarihi itibariyle tespit edilecek rayiç değeri ile çarpılması suretiyle davacının katkı payı alacak miktarının hesaplanması gerektiği- Değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülürse uzman bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınacağı- 

... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı davasının reddine dair ... 2. Aile Mahkemesi'nden verilen ... gün ve ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: Da ...