Yenileme işlemlerinde ilk kadastro ve tapulamanın tahdit ve tespit ettiği parsel sınırlarına itibar olunacağının öngörüldüğü, ne var ki, hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda, dava konusu parselleri kapsayan kadastro yenileme paftasının zemine uygulandığının, paftanın kadastronun yapmış olduğu yenileme çalışmaları sırasında araziye çıkmış olduğu parsel taşlarına aynen uyduğunun, fakat zemine uygun olmadığının, buna göre tecavüzlü durumun saptandığının bildirildiği, bir yandan Kadastro Müdürlüğünün mevcut zemini gözönünde bulundurmayıp, paftayı araziye uygulayarak yenileme yaptığının belirtildiği, bir yandan da kadastronun çalışması doğrudur denilmek suretiyle çelişki yaratıldığı, böylesine yetersiz ve çelişkili bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulamayacağı-
Taraflar arasındaki 2859 sayılı yasanın uygulanmasından kaynaklanan kadastro tesbitinin iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda; Yazıhan Kadastro Mahkemesince davanın reddine dair verilen 12/11/1998 gün ve 1997/86 E. 1998/77 K. sayılı ...
İlgili bağlantılar