Davanın, kendi adına asaleten, çocuğa velayeten davacı anne tarafından 14.01.2009 tarihinde açıldığı, küçüğe 10.04.2009 tarihinde kayyım atanarak kayyımın davaya iştirakinin sağlandığı, çocuk açısından davanın süresinde olduğu (TMK. md. 303/2) nazara alınmadan, anne yönünden hak düşürücü sürenin geçtiğinden bahisle yazılı şekilde hüküm tesisinin doğru olmadığı-

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygu ...