Babalık karinesinden faydalanma söz konusu olmaksızın kocanın nüfus kütüğüne kaydedilen çocukla koca arasında soybağının kurulması söz konusu olmadığı için böyle bir duruma çocuk ile koca arasında soybağının bulunmadığını tespitine yönelik olarak açılacak davanın, soybağının reddi davası değil, yanlış kaydın düzeltilmesi amacına yönelik kayıt düzeltme davası olacağı-
Nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğu dikkate alınarak salt taraf beyanları ile yetinilmeyip bu iddia ile ilgili DNA testi yaptırılıp alınacak rapor da gözetilerek karar verilmesi gerektiği-
Vekilin kişiye bağlı kişilik haklarıyla ilgili soyadının değiştirilmesi davasını açabilmesi için vekâletnamesinde özel yetkinin bulunması gerekeceği-
Başlangıçtan itibaren hatalı oluşturulan nüfus kaydında H. Bülbül'ün anne-baba adının düzeltilmesi istemi ilişkin-
Nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalara Asliye Hukuk Mahkemesi’nde, babalığa ilişkin davalara Aile Mahkemesi’nde bakılması gerekeceği-
Nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunmasının ve kararın onların önünde verilmesinin zorunlu olduğu, mahkemenin oluşumuna ilişkin bu yasa hükmü dikkate alınmadan nüfus idaresi temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Nüfus kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun olarak tutulması kamu düzeni ile ilgili olduğundan hakim resen araştırma ilkesinin hakim olduğu bu ilkenin sonucu olarak kendiliğinden delil toplama yetkisine sahip olduğu-Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğundan, mahkemece sadece taraf ve tanık beyanları ile yetinilmeyip, resen, yaşı itibari ile ölüm olayını bilebilecek tanıkları araştırıp dinleyerek ölüm tarihinin gün ve ay olarak da tespiti gerektiği-
8. HD. 26.06.2018 T. E: 2017/8869, K: 14413-
Dava dilekçesinde ve nüfus müdürlüğü tarafından gönderilen kaydında davacının yerleşim yerinin Doğu Mahallesi Adalar Sok. No: 4/3 Pendik İstanbul olarak gösterildiği dikkate alınarak, Yasa’nın bu emredici hükmüne göre, mahkemece Pendik İlçesi Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesi ile dava dilekçesinin yetki yönünden reddi yerine davanın esası hakkında karar verilmesinin doğru görülmediği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.