Davalının 30 günlük ödeme süresi içinde ödeme yaptığı temerrüdü gerçekleşmediği anlaşılmakta olup mahkemece davanın kabulü kararının yerinde olmadığı-
Kesinleşen icra takibi nedeniyle tahliye istemi-
Ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği kabul edilse dahi icra mahkemesi, davalı tebligatın usulsüzlüğünü şikayet yoluyla ileri sürüp, tebliğ tarihini düzelttirmediği sürece ödeme emrinin tebliğindeki usulsüzlüğü kendiliğinden nazara alamayacağından takibin kesinleştiği-
Kiracının kendiliğinden pencerelere PVC yaptırmasının, bunların tutarını kira borcundan mahsup etmesine neden olmayacağı-
Davacı ödeme emrinin davalıya tebliğinden sonra otuz günlük ödeme süresini beklemeden, 05/01/2012 tarihinde açmış olduğu dava ile tahliye isteminde bulunmuş olup, tahliye davasının süresinde açılmaması sebebiyle tahliye davasının reddine karar verilmesi gerekeceği-
Davacı alacaklının, 15/04/2014 başlangıç tarihli ve dört yıl süreli kira sözleşmesine dayanarak, 05/10/2015 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2015 yılı Mart ayından Eylül ayına kadarki kira bedeli 4.862,00 TL kira alacağının işlemiş faiziyle tahsilini talep ettiği, ödeme emri borçlu kiracıya 20/10/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu süresinde verdiği dilekçe ile borca itiraz ettiği, borçluya tebliğ edilen ihtarlı ödeme emrinde otuz günlük yasal ödeme süresi verildiği, davacı tarafça tahliye istemli dava, İİK.nun 269/1. maddesi uyarınca, yasal 30 günlük süre beklenmeden 26/10/2015 tarihinde açıldığı, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal otuz günlük ödeme süresi beklenmeden tahliye isteminde bulunulamayacağı, bu durumda mahkemece 'tahliye isteminin reddine' karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde tahliye kararı verilmesinin hatalı olduğu-
Davacının davasını, ödeme emrinin 04/02/2015 tarihinde tebliğ edilmesine göre otuz günlük ödeme süresi geçtikten sonra dava açma süresi olan altı aylık sürenin geçirilmesinden sonra 15/09/2015 tarihinde açtığı, bu durumda mahkemece, davanın süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile tahliye kararı verilmesinin doğru olmadığı-
Kira sözleşmesine konu olan taşınmazın “tarla” olması halinde, “hasılat kirası” hükümlerine göre –ve kiracıya 60 günlük ödeme süresi tanınarak– uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekeceği-
TBK. mad. 315 gereğince temerrüte dayalı tahliye davasında davalıya gönderilen ihtarnamede 30 günlük ödeme süresi verilmesi gerekirken 1 aylık süre verildiğinden ihtarın usulüne uygun olmadığı-
Davacı alacaklının, takibe dayanak yaptığı 15 Mart 2011 tarihli ve üç yıl süreli yazılı kira sözleşmesi gereğince 2014 yılı Eylül, Ekim, K., Aralık, 2015 yılı Ocak, Şubat ve Mart aylarına ait ödenmeyen kira bedellerinin tahsili amacı ile 18.03.2015 tarihinde haciz ve tahliye talepli icra takibi başlattığı, borçluya gönderilen örnek 13 ödeme emrinin, adresin sürekli kapalı olması ve muhattabın ismen tanınmadığı gerekçesi ile iade edildiği, İİK.nun 269. maddesi gereği ödeme ve itiraz süresinin ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlayacağı, davalı borçlu kiracıya usulüne uygun yapılan bir tebligat olmadığından, yedi günlük itiraz ve otuz günlük ödeme süresinin de başlamadığı, davalı kiracının icra takibini haricen öğrenip icra dosyasına itirazda bulunmasının hukuki sonuç doğurmayacağı, bu durumda davalı borçluya usulüne uygun ödeme emri tebliğ edilmediği için, ödeme ve itiraz süreleri işlemeye başlamayacağından, icra mahkemesinden tahliye istenemeyeceği gözetilerek sonucu dairesinde bir karar verilmesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.