Nişan akdi sebebiyle davalılara vermiş olduğu bir miktar para ve nişan hediyelerinin iadesi istemine ilişkin davanın aile mahkemesinde görülmesinin gerekeceği-
Dava konusu bononun ihdas nedenini talil eden tarafın iddiasını yazılı delille kanıtlamak zorunda olduğu-
«Senedin başlık parası karşılığı düzenlenmiş (ve dolayısı ile geçersiz) olduğunun tesbiti ve iptali» amacıyla açılan olumsuz tesbit davalarında iddianın borçlu tarafından tanık ile isbat edilebileceği–
Davacının nişan bozulması gerekçesi ile yaptığı masrafların bedelinin nakten iadesi ile ve manevi tazminat istemlerine ilişkin davada, tarafların nikahsız birlikte yaşamalarının nişan değil, gayri resmi evlilik olarak kabul edilip nişanın bozulmasında hediyelerin iadesi ile ilgili hükümlerin kıyasen uygulanamayıp manevi tazminat koşullarının gerçekleştiği ispat edilmediğinden, manevi tazminat yönünden de davanın reddi gerektiği-
Senedin «başlık parası» karşılığı düzenlenmiş (ve dolayısı ile geçersiz) olduğunun tesbiti ve iptali amacıyla açılan olumsuz tesbit davalarında iddianın «tanık» ile isbat edilebileceği–
Tarafların nikahsız yaşamaları bu birleşmenin kanuni ve medeni evlenmeye tekaddüm eden bir nişanlanma mahiyetinde olmadığı- Davacının davalılara verdiği bedelin meşru olmayan bir maksadın istihsali için verilmiş olduğu- Gayri ahlaki bir amacı sağlamak için verilen şeylerin geri alınmasının mümkün olmadığı-
Nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkin davada kural olarak nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebileceği, (TMK m. 121) nişanın bozulmasından dolayı davacı lehine manevi tazminata hükmedilebilmesi için, nişanın haksız olarak bozulmasının yanında, davacının kişilik haklarının da ihlal edilmiş olması gerektiği-
Davalı-karşı davacı koca, karşı dava dilekçesi ile 8400,00 TL. nişan masrafı, 33.000,00 TL. düğün masrafı, 10.000,00 TL. başlık parası verdiğini belirterek toplam 51.400 TL. maddi tazminat isteminde bulunmuş, davalı-karşı davacının bu talebi Türk Medeni Kanunu'nun 174/1. maddesi kapsamında bulunmayıp, başvuru harcı yatırıldığına göre, nispi harcı da tamamlanarak görev hususu da değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bu talebi de kapsayacak şekilde “karşı davanın reddine” şeklinde karar verilmesinin doğru olmayıp, bozmayı gerektirdiği-
Başlık parasının genel ahlak kurallarına aykırı ve başlıkla ilgili sözleşme ve taahhütlerin hükümsüz olduğu–
Vasıflı ikrarda kanıtlama yükümlülüğü, ikrar eden tarafa (davalılara) değil, vakıayı ileri süren tarafa (davacıya) ait olduğundan somut olayda, havaleci durumundaki davacı, değinilen yasal karine karşısında, davalılara yaptığı dava konusu havalelerin, bir borcun ödenmesinden başka bir amaca yönelik bulunduğunu kanıtlama yükümü altındadır; yani havale kavramından hareketle yapılacak değerlendirmeye göre de, somut olayda kanıtlama yükümlülüğünün davacıya ait olacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.