"...Somut olayda; direnmeye ilişkin gerekçeli karar ve davalının temyiz dilekçesinin davacıya tebliğine ilişkin mazbatalarda aynen: "muhatap tevziat saatlerinde adres kapalı olduğundan komşusu isim vermedi soruldu: komşusu imzadan imtina edip muhatabın dışarıda olduğunu sözlü olarak beyan etti..." açıklamasına yer verilmiş olup; muhtara isim, mühür ve imzasıyla teslim edilen evrak tebliğ memurunun imzası ile tevsik edilmişse de, yukarıda açıklandığı biçimde muhatabın dışarda olduğu bilgisini veren komşunun açık kimliğinin tespit edilmediği, bu hâliyle yapılan işlemin tebligat memurunun soyut beyanından ibaret kaldığı ve yapılan tebliğlerin usulsüz olduğu anlaşılmaktadır.
Şu durumda, anılan Kanun ve Yönetmelik hükümleri ile davacıya gerekçeli kararın ve temyiz dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliği sağlanıp, temyiz süresi beklenildikten ve gerektiğinde HUMK'nın 434. maddesine göre işlem yapılmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesi ve belirtilen eksiklikler tamamlandıktan sonra dosyanın incelenmek üzere Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Başkanlığına gönderilmesi gerekmektedir.
S O N U Ç : Açıklanan nedenlerle yukarıda yazılı eksikliklerin tamamlanması için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18.04.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi...."