Evlilik birliğinin temelinden sarsılması- Taleple bağlılık ilkesi- Geçmişe etkili- İddianın genişletilmesi- Hak düşürücü süre-

Davacının dava dilekçesinde boşanmanın eki niteliğinde olan maddi-manevi tazminat talep etmemesi nedeniyle mahkemece verilen ilk kararda sadece boşanma yönünden davanın kabulüne karar verildiği ve tazminatlar yönünden hüküm kurulmadığı, taraf teşkili sağlanmadan yapılan yargılama sonucu verilen karar bozulup, dava dilekçeler aşamasına kadar geri çekildiğinde ise davacı tarafça o tarihte yürürlükte bulunan HMK.’nin 141/1’inci maddesi uyarınca bozma kararından sonra iddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi yasağına takılmadan, iddiasını genişletip boşanmanın fer’î niteliğindeki maddi-manevi tazminat talebinde bulunmasında usule aykırılık bulunmadığı, dolayısıyla bu talepler bakımından bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda verilen kararda boşanma ve davacı tarafından yasal süresi içerisinde usule uygun şekilde ileri sürülen maddi-manevi tazminat talepleri hakkında bir karar verilmesinin zorunluluk olduğu, hal böyle olunca bozma öncesi yargılamada zaten talep etmemiş olduğu tazminatlar yönünden davacının kararı temyiz etmemesi nedeniyle “tazminatlar yönünden davalı yararına” usuli kazanılmış hak oluşacağından bahsedilemeyeceği-

"... II. UYUŞMAZLIK

19. Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; maddi-manevi tazminat talebi ileri sürülmeksizin açılan boşanma davasında verilen ilk kararın sadece davalı tarafından temyiz edildiği, kararın Özel Dairece sırf usulüne uygun taraf teşkilinin sağlanması gerekçesiyle bozulduğu, bunun üzerine Mahkemece bozma ilâmına uyularak davalı adına dava dilekçesinin tebliğe çıkarıldığı, davalı tarafından verilen cevap dilekçesi üzerine davacı tarafın da cevaba cevap dilekçesi ile maddi-manevi tazminat talep ettiği eldeki davada; ilk kararı temyiz etmeyen davacının maddi-manevi tazminat talepleri yönünden davalı yararına usuli kazanılmış hak oluşup oluşmayacağı noktasında toplanmaktadır..."

Devamı için tıklayınız...