Önalım hakkı- Tarımsal arazi- Yargılama sırasındaki kanun değişikliği-

Önalım hakkına konu tarımsal arazinin resmî satışının gerçekleştiği tarihte sınırdaş tarımsal arazi maliklerine önalım hakkı tanıyan 5403 s. K. m. 8/İ/2 hükmü, yargılama sırasında yürürlükten kaldırılmışsa da, kanundaki bu değişikliğin eldeki davada uygulanamayacağı (aksi halde, hukuki güvenlik ve öngörülebilirlik ilkelerine aykırılık oluşacağı, kazanılmış hakların zarar göreceği, maddi hukuka ilişkin kanun maddelerinde yapılan değişikliklerde derhal uygulanma ilkesinin de söz konusu olmadığı)- Dava konusu taşınmazın tarımsal amaçla kullanıldığı, taşınmazların birbirine bitişik olup, arasında fiili sınır olmadığı- "Dava tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükmünün temyiz incelemesi sırasında yürürlükten kaldırıldığı, bu nedenle bölge adliye mahkemesince davanın yasal dayanağının yürürlükten kaldırılmış olması nedeniyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığı, yargılama giderlerinin dava tarihi itibariyle haklılık durumuna göre değerlendirilmesi gerektiği" ve "önalım hakkına konu davalıya ait taşınmaz ile davacıya ait komşu taşınmazın nitelikleri ve yüzölçümleri dikkate alındığında tarımsal bütünlüğün bulunmadığı" görüşünün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-

"...C. Uyuşmazlık

Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin eldeki davada; dava konusu taşınmazın tarımsal amaçla kullanılıp kullanılmadığı, buradan varılacak sonuca göre 5403 sayılı Kanunun 8/İ maddesinde düzenlenen yasal koşulların davacı lehine oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

D. Ön Sorun

1. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında işin esasının incelenmesinden önce; sınırdaş tarımsal arazi maliklerine önalım hakkı tanıyan 5403 sayılı Kanun’un 8/İ maddesinin ikinci fıkrasının, Özel Daire bozma kararından (26.10.2021) önce 4 Kasım 2020 tarihli ve 31294 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7255 sayılı Gıda, Tarım ve Orman Alanında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun’un 20 nci maddesi ile yürürlükten kaldırıldığı gözetildiğinde, anılan Kanun’daki değişikliğin eldeki davada uygulanmasının gerekip gerekmediği, varılacak sonuca göre sınırdaş taşınmaz maliki olan davacının önalım hakkının bulunup bulunmadığı hususu ön sorun olarak ele alınıp tartışılmıştır.

2. Davanın dayanağını oluşturan ve sınırdaş tarımsal arazi maliklerine önalım hakkı tanıyan 5403 sayılı Kanun’un 8/İ maddesinin ikinci fıkrası; “Tarımsal arazilerin satılması hâlinde sınırdaş tarımsal arazi malikleri de önalım hakkına sahiptir. Tarımsal arazi, sınırdaş maliklerden birine satıldığı takdirde, diğer sınırdaş malikler önalım haklarını kullanamaz. Önalım hakkına sahip birden fazla sınırdaş tarımsal arazi malikinin bulunması hâlinde hâkim, tarımsal bütünlük arz eden sınırdaş arazi malikine önalıma konu tarımsal arazinin mülkiyetinin devrine karar verir” hükmünü taşımakta iken, anılan düzenleme 28.10.2020 tarihinde kabul edilen 7255 sayılı Kanun’un 20 nci maddesi ile yürürlükten kaldırılmış, yürürlükten kaldıran düzenleme 04.11.2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu durumda 7255 sayılı Kanun’un 31 inci maddesinin (b) bendi uyarınca, Kanun’un yayımladığı 04.11.2020 tarihinden itibaren sınırdaş tarımsal arazi maliklerinin önalım hakkından bahsedilmesi mümkün değildir.

3. 7255 sayılı Kanun ile sınırdaş arazi maliklerine tanınan önalım hakkı yürürlükten kaldırılmış ise de kanunların geçmişe etki yasağı gereğince, 04.11.2020 tarihinden önce kazanılmış haklar geçerliliğini koruyacağından, önalım hakkına dayanarak kesinleşmiş mahkeme kararları ile arazinin mülkiyetini kazanan sınırdaş tarımsal arazi maliklerinin mülkiyet hakkı korunacaktır. Ancak yapılan değişikliğin derdest davalara etkisi hakkında Kanun’da açık bir hüküm bulunmadığından, eldeki davada ön sorunun çözümü için sözü edilen hükmün zaman bakımından uygulanması konusu üzerinde durulmalıdır...."

Devamı için lütfen tıklayın...