Mahkemece 26 Nisan 2014 tarihi Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren KDV Genel Uygulama Tebliği'nin Avukatlık Ücretleri başlıklı 1-B-4 maddesine atıfta bulunularak, somut olayda takibe konu ilamda hükmedilen avukatlık ücretinde KDV hariç şeklinde bir ifade yer almadığından, KDV dahil olarak kabul edildiğinden ve davacı borçlu tarafından dosya borcu hesaplattırılarak ödendiğinden şikayetin kabulüne karar verilmiş, hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 94. maddesinde, kazanç ve ücretlerde kesinti halleri belirtilmiş ve 3. fıkrasında ise; “Yaptıkları serbest meslek işleri dolayısı ile bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden (18.inci maddede yazılı olanlarla kazançları götürü olarak tespit edilen serbest meslek erbabına ve noterlere serbest meslek faaliyetlerinden dolayı yapılan ödemeler hariç).. istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben (Avans olarak ödenenler dâhil) tevkifat yapmaya mecburdurlar.” düzenlemesi mevcuttur.
İİK'nun 138/3. maddesinde ise vekil vasıtasıyla yapılan takiplerde vekalet ücreti miktarının, alacaklı ile borçlu arasında yapılmış sözleşmeye bakılmaksızın icra müdürü tarafından avukatlık ücret tarifesine göre hesaplanacağı, bu şekilde tayin olunan vekalet ücretinin de takip masraflarına dahil olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle borçlu Kurumun icra vekalet ücreti borcunu, icra dairesi vasıtasıyla öderken gelir vergisi kesintisi yapması anılan Yasa maddeleri çerçevesinde mümkün değildir.
8. HD. 13.02.2017 T. E: 2015/1668, K: 1695
Tam metni için lütfen aşağıdaki bağlantıya tıklayınız.