"....Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun takip sonrası zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasını talep ettiği, mahkemece ortaklığın giderilmesi davası süresince satış istenemeyeceğinden hacze dönük zamanaşımının kesildiği gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği görülmektedir.
Bononun vade tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK'nun 690. maddesinin yollaması ile uygulanması gereken aynı Yasa'nın 661/1. maddesi gereğince, bonoda, keşideciye karşı yapılacak takiplerde zamanaşımı süresi üç yıldır.
Yine aynı kanunun 662. maddesinde; dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi sebepleri ile zamanaşımının kesileceği belirtilmiştir. Zamanaşımını kesen dava ibaresinden, takibin devamına ve alacağın tespitine yönelik davaların anlaşılması gerekir. Ortaklığın giderilmesi davası zamanaşımını kesen dava niteliğinde olmayıp, anılan davanın devamı süresince zamanaşımı işlemeye devam eder. Ancak ortaklığın giderilmesi davasının açılması için İİK'nun 121. maddesi uyarınca yetki alınması konusunda icra mahkemesine başvurulması, alacaklının takibin devamına yönelik iradesini gösteren bir icra takip işlemi olup, anılan işlem zamanaşımını keser.
Somut olayda takip dosyasında, her ne kadar 07/02/2013 tarihinde icrai işlem yapılması talebi içermeyen yenileme talebinde bulunulmuşsa da bu talebin zamanaşımını kesen işlemlerden olmadığı, 10/03/2010 tarihinde ortaklığın giderilmesi davasının açılması için yetki alınması konusunda icra mahkemesine başvurulması ile zamanaşımının kesildiği, 09/09/2013 tarihinde taşınmaza ilişkin kıymet takdiri yapılması talebinde bulunularak zamanaşımını kesen mahiyette talepte bulunulduğu, bu tarihler arasında ise zamanaşımını kesen bir işlem yapılmadığı anlaşılmıştır.
O halde alacaklının yukarıda belirtilen tarihler arasında icra takibini sürdürme iradesini gösteren bir takip işlemine rastlanılmadığından, mahkemece istemin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir..."
12. HD. 12.12.2017 T. E: 2016/24719, K: 15441
Ayrıntılı görüntülemek için tıklayın.